Türkiye’de kırmızı ve beyaz et tüketimi, halkın alım gücünün düşmesiyle yıl yıl değil, her ay, hatta her yeni gün düşüyor.
Türkiye’de son yıllarda kırmızı ve beyaz et fiyatlarındaki hızlı artış, halkın bu temel gıda maddelerine ulaşımını oldukça zorlaştırıyor. Ekonomik koşullar, üretim maliyetleri ve arz-talep dengesi, et fiyatlarının yükselmesinde önemli rol oynuyor. Dünyadaki en pahalı et Türkiye'de satılıyor, tüketimde ise kişi başı 9,9 kg ile Afrika'yla eşit düzeyde yer alıyoruz, yani çok gerilerde.
Yıl yıl türkiye'de etin önlenemez yükselişini ve orantılı olarak tüketimin nasıl azaldığını irdeleyeceğiz.
Dünyada kişi başı yıllık kırmızı et tüketimi (Kg)
Kırmızı Et Fiyatlarındaki Artış
Yıl 2022... Kırmızı et fiyatları, 2022 yılında yüzde 49,70 oranında artarken, 2023 yılında bu artış yüzde 106,81’e ulaştı.
Özellikle dana eti fiyatları 2023 yılında yüzde 150 oranında artış gösterdi. Kuzu eti fiyatları ise yüzde 75,4 oranında yükseldi. Bu artışlar, halkın kırmızı ete erişimini ciddi şekilde zorlaştırdı.
Kırmızı et (dana) fiyat artışları:
2002: Ortalama 5 TL/kg
2005: Ortalama 10 TL/kg
2010: Ortalama 20 TL/kg
2015: Ortalama 40 TL/kg
2020: Ortalama 70 TL/kg
2022: Ortalama 130 TL/kg
2023: Ortalama 310 TL/kg
2022: Kırmızı et fiyatları yıllık bazda yüzde 49,70 artış gösterdi.
2023: Kırmızı et fiyatları yıllık bazda yüzde 106,81 artış gösterdi.
Beyaz Et Fiyatlarındaki Artış
Beyaz et fiyatları da benzer bir trend izledi. 2023 yılında beyaz et fiyatları yüzde 200 oranında arttı. Tavuk kanadının kilo fiyatı 200 lirayı bulurken, özellikle yaz aylarında tavuk bulmak zorlaştı. İstanbul Kasaplar Esnaf Odası üyesi Veysel Günal, beyaz et fiyatlarındaki artışın kırmızı et fiyatlarındaki yükselişle bağlantılı olduğunu belirtiyor. Beyaz et tüketimi ise 2017 yılında ortalama 25 kg iken, 2023 yılında 31 kg’a yükseldi.
Hane başına beyaz et tüketimi:
2017: Ortalama 25 kg
2018: Ortalama 26 kg
2019: Ortalama 27 kg
2020: Ortalama 28 kg
2021: Ortalama 29 kg
2022: Ortalama 30 kg
2023: Ortalama 31 kg (tahmini)
Toplam beyaz et tüketimi:
2023: 2,622,887 ton
Bu veriler bize alımı güçleşen kırmızı et fiyatlarına ulaşımın zorluğundan kaynaklandığını gösteriyor. İstatistiki rakamlara göre Türkiye’de hane başına düşen beyaz et tüketimi yıllar içinde artmış görünse de temel sebeplerden biri 4 milyon 613 bin 984 mülteciyle birlikte artan nüfus ve gelir seviyeleri temel nedenler arasında sayılabilir.
Hane Başına Kırmızı Et Tüketimi
Türkiye’de hane başına düşen kırmızı et tüketimi yıllar içinde azaldı. Bu azalış öyle bir hale geldi ki, özellikle büyüme, gelişme çağındaki çocuklarda protein değerlerinin düşmesine sebep oldu. 2017 yılında ortalama yıllık 20 kg olan hane başına kırmızı et tüketimi, 2023 yılında 15 kg’a düştü.
Kırmızı et üretimi:
2014: 1,123,059 ton
2015: 1,187,018 ton
2016: 1,303,648 ton
2017: 1,440,327 ton
2018: 1,661,767 ton
2019: 1,740,616 ton
2020: 1,785,952 ton
2021: 1,952,038 ton
2022: 2,191,625 ton
2023: 2,384,047 ton
Kişi başı yıllık kırmızı et tüketimi:
2017: 14 kg
2022: 7 kg
2023: 5,8 kg (tahmini)
Hane başına yıllık kırmızı et tüketimi:
2017: Ortalama 20 kg
2018: Ortalama 19 kg
2019: Ortalama 18 kg
2020: Ortalama 18 kg
2021: Ortalama 17 kg
2022: Ortalama 16 kg
2023: Ortalama 15 kg (tahmini)
Bu veriler Türkiye’de kırmızı et üretiminin yıllar içinde artmasına rağmen, kişi başı tüketimin enflasyon ile birlikte alım gücünün düşmesi nedeniyle azaldığını gösteriyor.
Halkın Tepkisi ve Gelecek Beklentileri
Artan et fiyatları halkın alım gücünü düşürdü ve birçok vatandaş et tüketimini azaltmak zorunda kaldı. Durum öyle bir yöne doğru ilerliyor ki, besiciler beyaz etin dahi lüks hale geldiğini ve vatandaşların ‘parça’ hesabı yaparak karnını doyurmaya çalıştığını belirtiyor. İstanbul’da kırmızı etin kilosunun 600 liraya ulaşması nedeniyle birçok vatandaş şimdilik daha uygun fiyatlı olan beyaz ete yöneldi, ancak beyaz et fiyatları da hızla artmaya devam ediyor.
Halkın Ete Ulaşımı Nasıl Çözülür?
- Üretim Artışı: Öncelikle yem fiyatlarının ulaşılabilir olması gerekmektedir. Besicinin yem ve diğer gider kalemlerinin uzunca bir süre devlet tarafından sübvanse edilmesi, yani öncelikle kendi üreticisine destek vermesiyle et üretiminin artırılması sağlanabilir. Bu, hem maliyetleri düşürür hem de arzı artırır.
- Kooperatifler ve Toplu Alımlar: Üreticilerin kooperatifler kurarak toplu alımlar yapması, maliyetleri düşürebilir ve tüketicilere daha uygun fiyatlı et sunulabilir.
- İthalat Düzenlemeleri: İthalat vergilerinin düşürülmesi veya kaldırılması, yurtdışından daha uygun fiyatlı et getirilmesini sağlayabilir. Ancak yerli üretici destek beklerken bu kalıcı bir çözüm olmadığı gibi yerli besiciyi küsmeye, bu işi bırakma noktasına getirir.
Türkiye’de et fiyatlarındaki bu artışlar, halkın temel gıda maddelerine erişimini zorlaştırırken, ekonomik koşulların iyileştirilmesi ve üretim maliyetlerinin düşürülmesi, bu sorunun çözümünde önemli adımlar olacaktır.