25 bin öğretmen ataması sevindirdi, evet. Ama bu sevinç, yıllardır bekleyen on binlerce öğretmenin sessizliğine gölge düşüremiyor. Beklenen adım atıldı, fakat kimse hâlâ tablonun bütününe bakmıyor.

25 bin öğretmen ataması yapılacağı açıklandı. Cümle kısa ama etkisi büyük. Her yıl yüz binlerce genç, öğretmenlik hayaliyle KPSS’ye hazırlanırken gelen bu açıklama, yıllardır aynı döngüde bekleyen binlerce kişi için yine karmaşık duygular yaratıyor.

Evet, bir adım atıldı. Ama bu adımın gölgesi uzun. Sayılar sevindirse de yetmiyor, çünkü tablonun bütününde eksikler hâlâ göz önünde. Bekleyen çok, kontenjan az. Ve sistem, bu dengesizliği her yıl yeniden üretiyor.

Bu açıklama, bir yanıyla umut oldu. Diğer yanıyla, yıllardır süren atama sorununu bir kez daha gündeme taşıdı. Her atama açıklamasında olduğu gibi bu kez de sevinenler kadar sessizce ekranı kapatanlar oldu.

Eğitim sistemi yeni öğretmenlerle güçlenecekse, bu güçlendirme plansız ve geçici çözümlerle değil; adaletli, sürdürülebilir politikalarla mümkün olacak. 25 bin kişilik bu adım, büyük bir yolun sadece başlangıcı olmalı. Yoksa hep aynı sorulara dönüp dururuz.