Sabahın en sessiz anında, şehir henüz uyanmamışken, mutfaktan yayılan o tanıdık koku… Bir fincan kahveyle başlıyor birçok insanın günü. Gözler hâlâ yarı kapalı, belki yüz hâlâ yastığın izini taşıyor ama kahve… O her şeyi değiştiriyor. Uykunun pusunu dağıtan, güne “Ben hazırım” dedirten ilk yudum.

Kahve içmek artık sadece bir alışkanlık değil. Bu bir ritüel. Kimi zaman yalnız başına yapılan içsel bir sohbet, kimi zaman ise dostlarla paylaşılan keyifli anların bahanesi. İşe gitmeden önce içilen sade bir Türk kahvesi, öğleden sonra bir arkadaşla buluşurken söylenen “Senin için de latte söyleyeyim mi?” cümlesi, ya da evde kendine vakit ayırdığın bir mola… Her biri aslında bir hikâyenin başlangıcı.

Kahvenin bize hissettirdikleri coğrafyaya göre değişse de, ortak bir noktada buluşuyoruz: huzur. Etiyopya dağlarından Osmanlı saraylarına, oradan Avrupa kafelerine ve modern şehir yaşamının telaşlı sokaklarına kadar uzanan bir yolculuk bu. Ama hâlâ aynı sıcaklıkla karşılıyor bizi o ilk yudum.

Bugün üçüncü dalga kahvecilikle birlikte, çekirdeğin geldiği ülke, kavrulma derecesi, demleme yöntemi gibi detaylara daha çok önem veriyoruz. Ama bazen en iyi kahve, marketten alınan hazır bir paketle yapılan ve en sevdiğin kupada içtiğin o kahve oluyor. Çünkü mesele sadece tadı değil, hissettirdikleri.

Kahveyle birlikte zaman da yavaşlıyor sanki. Ekranlardan, bildirimlerden, koşuşturmadan uzaklaştığın o birkaç dakika… O kısacık anlarda kendini hatırlıyorsun. Bazen dışarıda yağan yağmur eşlik ediyor, bazen bir şarkı, bazen sessizliğin kendisi.

Ve işin en güzel yanı da şu: Kahve herkese aynı şekilde eşlik etmiyor. Kimi için çalışmaya başlamadan önce odaklanma aracı, kimi için bir araya gelmenin bahanesi, kimi içinse her sabah sevdiğiyle edilen kısa ama tatlı bir sohbet. Kimi fincanın içinde hayallerini, kimi özlemlerini taşıyor.

Kahve basit bir içecek gibi görünse de, aslında hepimizi bir yerden bir yere taşıyor. İçtiğimiz her fincanda biraz geçmiş, biraz gelecek var. Ve çoğu zaman da, tam şu anda kendinle baş başa kalmak.

O yüzden belki de hepimizin içinde bir yerlerde saklı duran o sorunun cevabı çok basit: Bir kahve içer misin?