Konuya ilişkin olarak Sokak Kedisi Youtube Kanalı sahibi Ebru Uzun Oruç, TV Nota’ya özel olarak konuştu.
“ANAYASAL HAK, HALKIN VE BASININ ELİNDEN ALINAMAZ”
Gazeteci Ebru Uzun Oruç, konuyla ilgili zaten bir yaptırımlarının olamayacağını belirtirken sokak röportajlarıyla ilgili herhangi bir yaptırımın halkın sesine kelepçe vurulması anlamına geldiğini vurguladı. Oruç, “Kelepçe vurulması demek de anayasaya aykırıdır. Bir insanın, bir vatandaşın düşüncelerini hür ve özgür bir şekilde paylaşması anayasal hakkıdır. Eleştirilerini paylaşması anayasal hakkıdır. Bir sokak röportajı kanalının da insanların düşüncelerini paylaşması yine anayasal hakkıdır. Dolayısıyla bu anayasal hakkı halkın ve basının elinden almak gibi bir şey söz konusu olamaz.” dedi.
“İNSANLARIN ÖZGÜRLÜKLERİNİ IŞIK HIZIYLA ELLERİNDEN ALABİLİYORLAR”
Adalet Bakanı Tunç’un cümlelerine tepkisini belirten Oruç, geçen günlerde yapılan bir sokak röportajında söylediği ifadeler sebebiyle tutuklanan Dilruba’yı hatırlatarak, şu şekilde konuştu:
“İnsanların özgürlüklerini genişlettiklerini söylüyorlar ama insanların özgürlüklerini ışık hızıyla ellerinden alabiliyorlar. Dilruba’nın olayında olduğu gibi Dilruba belki çok sert bir açıklama yapmış olabilir. İstemeden duygularına kapılıp istemediği şekilde kendisini ifade etmiş olabilir. Ama Dilruba nitekim sadece düşüncelerini ifade etmiştir, bunun ötesine geçmemiştir. Dilruba bir katil, terörist değildir ve kaçma şüphesi yoktur. Dilruba kendisi gidip karakola ifadesini vermiştir. Ama Dilruba’yı tutukladılar.”
“BU TUTUKLAMA HUKUKA AYKIRI”
Dilruba’nın tutuklanması üzerine konuşmalarına devam eden Gazeteci Oruç, “Dilruba hakkında itham edilen suçlamaların en üst seviyesinden ceza alsa bile Dilruba şu an tutuklanamaz, bu hukuka aykırı, tutuklanmaması gerekir. Eğer tutuklanıyorsa bunun başka bir amacı var demektir. Demek ki insanlara siz özgürsünüz ama bizim size sunduğumuz özgürlükler kadar özgürsünüz demek istiyorlar. Eğer Dilruba gerçekten özgür olsaydı, eğer bir suç işlediyse bir sokak röportajında o suç için bir soruşturma başlatılır, mahkeme görülür. Suçu netleştikten sonra cezasının yatarı varsa yatar, yoksa hayatına devam ederdi. Ama böyle yapılmadı. 3 günde mahkeme ışık hızıyla görüldü. Dilruba, apar apar tutuklandı. Dolayısıyla burada ciddi bir hukuksuzluk var. Adalet Bakanının da insanlara siz özgürsünüz deyip hukuksuz bir yöntemi savunması takdirine kalmış bir şey.” dedi.
