Grafiti, artık sadece sanatsal bir duruş değil; toplumsal mesajların, bireysel başkaldırıların ve kent kültürünün sözcüsü haline geldi.
“SPREY BOYAYLA KONUŞAN BİR NESİL VAR”
Sokak sanatçısı Tuğrul K. sanatına dair samimi yorumlarda bulundu. Sanatçı, “Bizim tuvalimiz şehir. Galeriye sığmayan duygularımızı, sokağın göğsüne işliyoruz. Her çizgi, bir hikâye. Kimi zaman sistem eleştirisi, kimi zaman sadece içimizdeki renk patlaması.”
Grafiti, özellikle büyük şehirlerde gençlerin hem sanatsal üretim hem de kimlik arayışı için başvurduğu alternatif bir ifade biçimi.
GRAFİTİ, SANAT MIDIR?
Grafiti, özellikle kamusal alandaki uygulamaları nedeniyle uzun süredir tartışma konusu. Kimi belediyeler sanatçılara belirli alanlar sunarak bu çalışmaları desteklerken, kimi yerlerde ise duvarları boyayanlar hakkında yasal işlem başlatılıyor.
Sokak sanatçısı Tuğrul K. sanatını anlatırken şu ifadelere yer verdi:
“Grafiti bir altkültür ürünü olarak doğdu ama bugün çağdaş sanatın önemli dallarından biri. Ancak kamusal alanın kime ait olduğu ve kim tarafından nasıl kullanılacağı tartışması, bu sanatın önünde hâlâ en büyük engel.”
GRAFİTİ DUVARLA SINIRLI DEĞİL
Grafiti artık sadece duvarla sınırlı değil. Moda, dijital tasarım ve reklam sektöründe de grafiti estetiği kullanılmaya başlandı. Yeni nesil sanatçılar, artırılmış gerçeklik (AR) destekli grafiti çalışmalarıyla sokakları teknolojiyle buluşturuyor.
Sokaklar artık sadece yürüdüğümüz yerler değil; aynı zamanda çağdaş sanatın en özgür sahnesi. Grafiti, bir sprey boya kutusundan çıkıp şehrin kalbine dokunuyor.
