Ebru sanatçısı Buket Sarı, geleneksel Türk sanatlarından biri olan Ebru hakkında önemli bilgiler verdi. Renklerin su yüzeyindeki dansıyla oluşan bu sanat dalı, yüzyıllardır kâğıda yansıyan özgün desenleriyle dikkat çekiyor.

EBRU SANATIYLA TANIŞMA HİKÂYESİ

Ebru sanatıyla 2008 yılında tanıştığını belirten Buket Sarı, bu sanatta kendisini en çok etkileyen unsurun, savaş ortamlarında haberleşme amacıyla kullanılan fermanların ebrud denilen zemin üzerine yazılması olduğunu ifade etti.

15 FARKLI EBRU TÜRÜ BULUNUYOR

Ebru sanatının farklı teknik ve desenlerden oluştuğunu aktaran Buket Sarı, Battal, Gel-Git, Şal, Serpme, Bülbül Yuvası, Taraklı, Zemin, Hafif, Dalgalı, Kaplan Gözü, Kumlu, Çift, Hatip, Çiçekli ve Akkase olmak üzere toplam 15 farklı Ebru çeşidi bulunduğunu söyledi. Sarı, bu türler arasında en çok Battal Ebru yapmayı sevdiğini dile getirdi.

YAPILIŞ AŞAMALARIYLA ÖZEL BİR SANAT

Ebru sanatının yapım süreci hakkında da bilgi veren Buket Sarı, ilk aşamada denizkadayıfının su ile çırpılarak belirli bir kıvama getirilmesi gerektiğini belirtti.

“Bu karışımı bir süre dinlendirdikten sonra, galvaniz ya da çelikten yapılmış teknelere dökeriz” dedi.

Doğal malzemelere önem verdiklerini vurgulayan Sarı, “Doğal ortamlarda kullanılan boyaların kimyasal içermemesine özen gösteririz. Geleneksel olarak toz halindeki doğal toprak boyaları ezerek kullanırız. Günümüzde hazır pigmentler tercih edilse de, özellikle başlangıç aşamalarında doğal boyalarla çalışmak gelenektir” ifadelerini kullandı.

Sarı, toz boyaların ince metal çelik araçlarla ezildiğini, belirli numaralara sahip uzun ve ince gereçlerle hazırlandığını söyledi. Son aşamada ise “öd ayarının” yapıldığını belirten Buket Sarı, bu noktadan sonra Ebru’nun tamamen sanatçının yaratıcılığına kaldığını söyleyerek sözlerini tamamladı.

Muhabir: Filiz Şan