Kedi mamasından kuş kafesine, akvaryumlardan oyun toplarına kadar her şey yerli yerinde ama bu dükkanın asıl farkı, sahibi Ferhat Keskin’in hayvanlara bakışı…
“BU İŞE TİCARET GÖZÜYLE BAKMADIM HİÇ”
Röportajımıza başlarken ilk söylediği şey şu: “Ben bu işe para kazanayım diye girmedim. İlk başta sokaktaki kedilere, köpeklere mama alıp veriyordum. Sonra baktım ki elimden bir şeyler geliyor, neden daha fazlası olmasın dedim.” Ferhat Keskin’in anlattığına göre pet shop dükkanını açmadan önce hayvanlarla kurduğu bağ, bu işi sevgiyle yapmasının en büyük sebebi olmuş.
KÖPEKLER, KEDİLER, KUŞLAR… HEPSİNE AYRI DİL GEREK
Dükkanında her türden evcil hayvan için ürün var. Ama Ferhat Keskin'e göre iş sadece “satış” değil. “Bana gelip ‘bu kedi çok miyavlıyor’ diyenlere soruyorum, mamasını değiştirdin mi, stres yapacak bir şey yaşadı mı… Çünkü hayvanlar konuşamıyor ama anlatıyor aslında. Yeter ki dinlemeyi bilelim,” diyor. Özellikle ilk kez evcil hayvan sahiplenenler için adeta bir danışman gibi davranıyor. Hatta bazen “Kediyle ilk günler nasıl geçer?” tarzında rehberler bile yazmış.
“SAHİPLENMEYİ TEŞVİK EDİYORUM”
Kendisinin de evde bir köpeği, iki kedisi ve konuşkan bir muhabbet kuşu var. “Pet shop işletiyorum ama ben hala sahiplendirmeyi savunuyorum. Dükkanımda satılan hayvan yok, sadece onların ihtiyacını karşılayan ürünler var. Sokakta yaşayan bir cana yuva bulmak, en kıymetlisi…” diye ekliyor. Zaten dükkânın camında büyük harflerle yazılı: “Satın alma, sahiplen!”
MÜŞTERİLER DEĞİL, DOSTLAR GELİYOR
İçeri giren herkesle ayrı ayrı ilgileniyor. Birinin kedisi hastaysa ilaç önerisi, bir başkasının kuşu yem seçmiyorsa yeni mama tavsiyesi… Ama en çok da çocukların gelip minik hayvanlarla tanışmasını seviyor. “Hayvan sevgisi çocuk yaşta başlar, bir çocuk bir hayvanla büyüyorsa vicdanı da büyür,” diyor gülerek.