Son günlerde yaşanan sarsıntıların ardından deprem korkusu toplum genelinde yeniden yükselirken, bu durumun özellikle çocuklar ve kaygıya yatkın bireylerde daha derin etkiler oluşturduğuna dikkat çekiliyor. Klinik Psikolog Gülşah Aydın, deprem sonrası yaşanan kaygıların doğal olduğunu ancak doğru yöntemlerle bu kaygının sağlıklı şekilde yönetilebileceğini belirtti.
"İLK ADIM, BİREYİN KENDİSİNİ GÜVENDE HİSSETMESİNİ SAĞLAMAK"
Aydın, "Deprem korkusu kontrol edilemez bir duygu değil. Bunu yönetmenin ilk adımı, doğru bilgiyle bireyin kendini güvende hissetmesini sağlamak" diyerek, kaygının temelinde belirsizlik ve hazırlıksızlığın yattığını ifade etti. Uzman, kişilerin depremle ilgili doğru bilgi edinmesi, yaşadığı binanın dayanıklılığı hakkında net bilgilere sahip olması ve acil durum planlarını gözden geçirmesinin bu korkuyu azaltmada etkili olduğuna dikkat çekti.
"TEYİT EDİLMEYEN BİLGİLER KAYGIYI ARTIRIR"
“Düzenli olarak yapılan tatbikatlar ve aile içi deprem planı oluşturmak, bireyin kontrol duygusunu yeniden kazanmasına yardımcı olur” diyen Aydın, sosyal medya ve haber kaynaklarındaki abartılı, doğruluğu teyit edilmemiş bilgilerin ise kaygıyı artırdığını belirtti.
Çocuklar için ise güven veren açıklamaların, somut ve yaşına uygun bilgilerin paylaşılmasının önemine değinen Aydın, "Özellikle küçük yaştaki çocuklarda korkuyu artıran görüntülerden uzak durmak, güvenli bir ortamda duygularını ifade etmelerine izin vermek gerekir" ifadesini kullandı.
"GEREK DUYULMASI HALİNDE UZMANDAN DESTEK ALINMASI GEREKİR"
Aydın, “Kaygıyla baş etmenin en etkili yollarından biri, onu bastırmak değil tanımak ve yönetebilmektir. Gerek duyulması halinde bir uzmandan psikolojik destek alınmasının da atılması gereken önemli adımlardan biridir" dedi.