21.Dönem İstanbul Milletvekili ve Anavatan Partisi eski Genel Başkanı Nesrin Nas, 19 Mart süreciyle birlikte Türkiye siyasetinde ve toplum algısında yaşanan dönüşüme ilişkin dikkat çekici değerlendirmelerde bulundu.
"GENÇLER KENDİ GELECEKLERİ İÇİN TEPKİ GÖSTERDİ"
Nesrin Nas, özellikle gençlerin son süreçte sokağa dökülmesini şu sözlerle değerlendirdi: “Bunun ne olduğunu sokak röportajlarında bir genç çok güzel bir şekilde ifade etti. ‘Kaybedecek hiçbir şeyimiz kalmadı’ dedi.” Nas, Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi üzerinden gençlerde oluşan güvensizlik ortamına işaret ederek, “Şimdi kaybedecek hiçbir şeyi olmayan bir gençlik yaratırsanız ve en son da Ekrem İmamoğlu’nun diplomasını iptal ederek, devletin eline verdiği resmi kağıtların bile hiçbir anlamının olmadığını bu gence söylerseniz, üstüne üstlük ona bir gelecek perspektifi ortaya koymazsanız, o gençler o itirazı dile getirir.” dedi.
Gençlerin yalnızca siyasi bir figür için değil, kendi gelecekleri için tepki gösterdiğini vurgulayan Nas, “Her genç kendi geleceği için sokağa çıktı. Ve orada en güzel şekilde o genç, ‘kaybedecek hiçbir şeyimiz kalmadı’ diyerek ifade etti.” diye konuştu.
"YOZGAT MİTİNGİ TABULARI YIKTI"
Nesrin Nas, Türkiye’deki siyasi yapıya ilişkin değişen sosyolojik yapıya da dikkat çekerek, 19 Mart sonrası CHP'nin Yozgat mitinginin bir dönüm noktası olduğunu belirtti. Nas’a göre, “Türk toplumunun yüzde 70’inin muhafazakâr olduğu ve sağ partilere yöneldiği” yönündeki ezberin Yozgat’ta bozulduğunu ifade ederek, “Bu çok önemli, toplum değişime ve yeniye açık hale geldiğini gösterdi bize. Bu vardı, görmüyorduk ama Yozgat’la beraber toplum bunu gösterdi. ‘Bana bir takım elbiseler giydirmeye kalkmayın’ dedi. Bu çok önemli, siyasetin bunu görmesi lazım” sözlerini kullandı.
“TOPLUM, OTORİTER REJİMLERİN SÜRDÜRMENİN ÇOK PAHALI BİR İŞ OLDUĞUNU ÖĞRENDİ"
Nas, “Toplum, otoriter rejimlerin sürdürmenin çok pahalı bir iş olduğunu öğrendi. Sürekli olarak sadakati satın almak olan bir otoriter rejimin tüm toplumu yoksullaştırma pahasına her şeyi yapabileceğini gösterdi. Bu toplumu çok rahatsız etti. Bu toplumu oturup şunu düşünmeye zorladı: 'Bu adamların bizim geleceğimizle ya da refahımızla uzaktan yakından ilgileri yok, maliyeti yükselecek bu rejimi artık besleyecek durumda değilizi' toplum gördü. Bu önemlidir" şeklinde konuştu.