İstanbul’da görevlerini icra etmekte olan iki avukat Cemile Kurt ve Hülya Gizem Albayrak, ülkedeki kadın-erkek boşanma talebi oranları, nafaka sistemi, en çok karşılaşılan boşanma nedenleri gibi konulara ilişkin açıklamalar yaptı.
BOŞANMA TALEBİNDE EN SIK ÖNE SÜRÜLEN İDDİALAR
Kadınların ve erkeklerin evlilik birliğini sonlandırmak için boşanma davası açmalarının nedenlerine yönelik değerlendirmeler aktaran Kurt, bunların başında ekonomik sebeplerin ve aldatmanın geldiğini belirtirken Albayrak ise ek olarak “Çoğunlukla fiziksel olmak üzere her türlü şiddet söz konusu olurken davalar genelde evlilik birliğinin temelinden sarsılmasından dolayı açılıyor ya da anlaşmalı boşanma gerçekleşiyor” dedi.
SON ZAMANLARDA DAHA ÇOK KARŞILAŞILAN NEDENLER
İnternet üzerinden kullanılan sosyal mecralarda çokça karşılaşılan “Bu da artık haklı boşanma sebebi” şeklindeki gönderiler kapsamındaki soruya da yanıt veren Kurt, en güncel sebepler arasında sadakatsizliğin, yatakların ayrılmasının ve cinsel nedenlerin yer aldığını söyledi.
Albayrak da verdiği cevapta “Cinsel iktidarsızlık, ekonomik durumlar, aldatma, onur kırıcı davranışlar, hayata kast, bedensel ve ruhsal açıdan sağlığa zarar veren davranışlar gibi durumlar, güncel boşanma sebeplerindendir diyebilirim” ifadelerini kullanarak şöyle devam etti: “Boşanma davalarında eşlerin kusur durumları değerlendirilir. Fiziksel özelliklerinden dolayı aşağılama gibi durumda eşin onur kırıcı davranışlar sergilemesi olarak değerlendirilebilir, bu da boşanma sebeplerinden olup dava açılmasında engel yoktur. Eş bence kusurludur. Ayrıca söz verdiği halde sigarayı bırakmama durumunda eşin kusurlu olduğuna ilişkin Hukuk Genel Kurul kararı da vardı diye hatırlıyorum.”
KADINLARIN VE ERKEKLERİN BOŞANMA TALEPLERİNİN BİRBİRİNE ORANI
Avukat Kurt ve Avukat Albayrak, eşler arasında ayrılığa zemin hazırlayan durumların meydana gelmesi neticesinde evliliğin sonlandırılması yönünde alınan kararla davaların yüzde 35 erkekler, yüzde 65 kadınlar tarafından açıldığını belirtti.
NAFAKA NEYE GÖRE BELİRLENİR?
Cemile Kurt; nafakanın belirlenmesinin, tarafların ekonomik durumlarına göre değişiklik gösterdiğinin ancak kişilerin ihtiyaçlarını karşılamaya yeter miktarların söz konusu olmadığının altını çizdi.
Hülya Gizem Albayrak da konu bağlamında, “Kazandığı sınav ile yeni bir mesleğe başlayabilme imkânına sahip olan eşin yoksulluğa düşmeyeceğinin kabulü gerekir” diye kaydetti.
ÇOCUK VELAYETİNDE TEMEL ALINAN NOKTA
Boşanan eşlerin ergin olmayan müşterek çocuklarına yönelik açılan velayet davasında kararın belirlenmesinde etkin olan faktörler hakkında da bilgilendirme sağlayan Kurt ve Albayrak; çocuğun üstün yararı gereği aile ortamında yetişmesi, eşlerin sosyal konumları, ahlaki değer yargıları gibi hususların dikkate alındığını anlattı.
