Gündoğdu, huzur evlerinin başarısının yalnızca çalışanların çabalarına değil, aynı zamanda ailelerin desteğine de bağlı olduğuna dikkat çekiyor. "Ailelerin ziyaretleri, telefon görüşmeleri, hatta küçük hediyeler yaşlılar için büyük anlam taşıyor," diyor ve yaşlıların zamanla daha fazla yalnızlık hissettiğini vurguluyor. "Bizim görevimiz onlara sadece bakım sağlamak değil; onların ruhsal ihtiyaçlarını da karşılamak."
"YAŞLILARA DEĞER VERMEK, TOPLUMUN SORUMLULUĞU"
Toplum olarak yaşlılara daha fazla değer verilmesi gerektiğine inanan Gündoğdu, “Yaşlılar, toplumun hafızasıdır. Onlara değer verdiğimizde, aslında geçmişimize saygı göstermiş oluruz. Huzur evleri, yaşlıların hayatlarının geri kalanını daha rahat ve huzurlu geçirmeleri için bir seçenek olabilir, ancak bu sadece temel ihtiyaçları karşılamaktan ibaret olmamalıdır,” diyor.
"HUZUR EVLERİNİN YETERSİZLİKLERİ VAR"
Meltem Gündoğdu, huzur evlerinin halen bazı yetersizlikler yaşadığını da kabul ediyor. "Bazı huzur evlerinde bakım imkanları kısıtlı. Çoğu zaman, personel sayısı yeterli olmuyor ya da yaşlıların bireysel ihtiyaçlarına özel yaklaşım eksik olabiliyor," diyerek bu alandaki eksikliklerin giderilmesi gerektiğini belirtiyor.
"YAŞLILARIN HAKLARI GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE SAVUNULMALI"
Gündoğdu son olarak, yaşlı haklarının savunulmasının önemini vurguluyor. "Yaşlılar, hakları çerçevesinde korunmalı ve değer görmelidir. Onlara her anlamda saygı duymalıyız, çünkü onlar geçmişte toplumun en güçlü yapı taşlarıydı."