Son yıllarda kalp krizi vakalarında artış gözlemlenirken, kalp ve damar cerrahisi uzmanı Doç. Dr. Elif Aslan, bu artışın sebeplerini ve korunma yöntemlerini anlattı. Artan stres, sağlıksız yaşam tarzları ve genetik faktörlerin etkisiyle kalp hastalıklarının daha genç yaşlarda ortaya çıkmaya başladığını belirten Aslan, sağlıkta alınacak önlemler ve yaşam tarzı değişikliklerinin kalp sağlığını nasıl koruyabileceğini paylaştı.
“KALP KRİZİ VAKALARINDA CİDDİ ARTIŞ VAR”
Doç. Dr. Elif Aslan, son yıllarda kalp krizi vakalarındaki artışı doğruladı ve bunun pek çok farklı faktörle bağlantılı olduğunu söyledi. "Özellikle 40 yaş altı bireylerde bile kalp krizi vakalarında artış gözlemliyoruz. Artan stres, düzensiz beslenme, hareketsiz yaşam tarzı ve sigara kullanımı, kalp sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor. Bu durum, erken yaşta kalp hastalıkları ve kalp krizi riskini artırıyor" dedi.
STRES VE DİJİTAL YAŞAM KALP HASTALIKLARINI ARTIRIYOR
Artan dijitalleşme ve yoğun iş temposunun, kalp ve damar hastalıklarına olan etkisini vurgulayan Aslan, "Teknolojinin hayatımızın her alanına girmesiyle birlikte stres seviyemiz arttı. Özellikle iş hayatındaki yoğunluk, uykusuzluk ve fiziksel hareketsizlik, kalp sağlığını olumsuz yönde etkiliyor. İnsanlar uzun saatler bilgisayar başında çalışırken, hareket etmiyorlar, bu da damar tıkanıklığına yol açan bir diğer önemli etken" dedi.
SAĞLIKSIZ BESLENME VE OBEZİTE RİSKİ YÜKSELTIYOR
Beslenme alışkanlıklarının da kalp sağlığı üzerindeki etkilerine dikkat çeken Doç. Dr. Elif Aslan, "Yüksek kolesterol, fazla tuz ve şeker tüketimi, kalp krizi riskini artıran başlıca etmenler arasında yer alıyor. Fast food ve işlenmiş gıdaların yaygınlaşması, obezite oranlarını artırıyor. Obezite, kalp hastalıkları için en büyük risk faktörlerinden biri" ifadelerini kullandı.
KORUNMA YOLLARI VE ERKEN TEŞHİSİN ÖNEMİ
Kalp ve damar hastalıklarından korunmak için erken teşhisin büyük önem taşıdığını belirten Aslan, "Sağlıklı yaşam alışkanlıkları, düzenli egzersiz ve dengeli beslenme, kalp sağlığını korumak için en etkili yöntemlerdir. Ayrıca, stres yönetimi de önemli bir faktördür. Erken yaşta yapılan kontroller, özellikle kalp hastalığı riski taşıyan kişiler için hayat kurtarıcı olabilir. Düzenli kan tahlilleri ve kardiyolojik check-up’lar sayesinde riskler erken dönemde tespit edilebilir" diye belirtti.
GENETİK FAKTÖRLERİN ROLÜ
Genetik faktörlerin kalp hastalıkları üzerindeki etkilerine de değinen Doç. Dr. Elif Aslan, "Ailede kalp hastalığı öyküsü olan kişilerin daha dikkatli olması gerekiyor. Ancak genetik yatkınlık tek başına bir neden değildir. Sağlıksız yaşam tarzı, genetik faktörlerin etkisini daha da artırabilir" dedi.
"KALP SAĞLIĞINI KORUMAK BİREYSEL BİR SORUMLULUKTUR"
Son olarak, kalp sağlığını korumanın bireysel bir sorumluluk olduğuna vurgu yapan Doç. Dr. Elif Aslan, "Kişiler, hayatlarının her döneminde kalp sağlığını göz önünde bulundurmalı. Küçük yaşlardan itibaren sağlıklı alışkanlıklar edinmek, yaşam boyu kalp sağlığını sürdürebilmek için önemlidir. Kalp hastalıklarının önlenmesi, toplum sağlığını da olumlu yönde etkileyecektir" diyerek sözlerini tamamladı.
