Türk Ortodonti Derneği, European Orthodontic Society ve World Federation of Orthodontists üyesi olan, aynı zamanda Invisalign ve Incognito sertifikasına sahip Dr. Abdurrahman Savafta; ortodonti alanında hastalara uygulanan işlemlerin ne şekillerde kategorize edildiği, hangi yöntemlere başvurulduğu ve kimlere uygulanabileceği gibi konularda bilgilendirme sağladı.
TEDAVİ KATEGORİLERİ
Savafta, dişlerin karşı çenedeki dişler ile uyumlu ve düzgün sıralanmış olmasını sağlama amacıyla uygulanan ortodontinin kaç kategoriye ayrıldığına ilişkin aktarımlarında şu açıklamalara yer verdi: “Koruyucu ortodonti: Koruyucu tedavilerde amaç, daimi dişlerin düzgün sürebilmeleri için yeterli yeri hazırlamaktadır. Bu amaçta erken kaybedilen süt dişlerinin yerini koruyan yer tutucular hazırlanmaktadır. Ayrıca diş çürüklerine yatkın çocukların pedodontist tarafından takibi önerilmektedir.
Önleyici ortodonti: Kötü alışkanlıklar; parmak emme, anormal yutkunma gibi faktörlere bağlı gelişebilecek sorunları önlemek veya daimi dişlere yer açmak amacıyla çok çeşitli hareketli aygıtlar hazırlanabilmektedir.
Fonksiyonel ortodonti: Fonksiyonel ortodonti, çocuğun büyüme ve gelişim döneminde uygulanan, çene kemiklerinin büyümesini yönlendirmeyi amaçlayan bir ortopedik tedavidir. Örneğin; alt çenenin geride olduğu durumlarda, alt çenenin büyümesini hızlandırıp üst çeneyi yakalamasını sağlamak, fonksiyonel ortopedik bir ortodonti tedavidir.”
İYİLEŞTİRME YÖNTEMLERİ
Dr. Abdurrahman Savafta; yanlış konumlanmış dişlerin çene kemikleri üzerinde düzgün şekilde yerleşebilmesi, yüz düzensizliklerinin teşhis ve tedavisi adına şu an için uygulanmakta olan 4 farklı yöntem olduğunu belirterek şunları paylaştı: “Sabit ortodontik tedavi: Metal braket adıyla bilinen diş telleri, ortodonti tedavilerinin en çok bilinen ve en çok kullanılan uygulamasıdır. Genellikle metal rengi kullanılmaktadır. Bu metal braketler, tutucu parçaları sayesinde dişlerin üzerine yapışır ve böylece kuvvetleri dişe ileterek hareket etmelerini sağlar. Bu hareketlerden kaynaklı zamanla dişlerdeki bozukluklar azalarak yok olmaktadır.
Metal diş telleri ortodonti tedavilerinde en çok kullanılan tellerdendir. Özellikle çocuk yaşlarda tercih edilen metal diş telleri hem hızlı hem de güvenilir sonuç vermesi açısından popüler bir yöntemdir. Yeni çıkan şeffaf diş teline oranla daha baskın ve güçlü bir kuvvet uygulayan metal diş telleri, dişlerin önüne veya arka yüzeyine yerleştirilmektedir. Diğer diş teli tedavilerine oranla çok daha ekonomiktir”
Savafta, şöyle devam etti: “Ortognatik cerrahi: Ortognatik cerrahi ameliyatları çoğunlukla gelişimin tamamlandığı 17-18 yaşlarından sonra alt veya üst çenede gelişimsel ya da edinsel nedenlerle deformitesi olan kişilere uygulanır. Bu deformiteler genellikle alt veya üst çenenin aşırı büyümesi ya da az gelişmesi şeklinde olmaktadır.
Görünmeyen diş teli-şeffaf diş telleri: Şeffaf diş telleri, son yıllarda sıklıkla rağbet gören tedavi seçeneklerindendir. Estetik kaygı taşıyan yetişkinler tarafından tercih edilen şeffaf diş telleri, porselenden veya sert plastikten üretilir. Metal diş teli gibi ağız içinde belirgin olmadıklarından özellikle iş ve sosyal yaşamınızı kolaylaştırır. Metal diş tellerine göre çok daha az kuvvet uygulayan şeffaf diş telleri, klasik diş teline göre daha maliyetli bir uygulamadır.”
EN MODERN SEÇENEK
Hastalar tarafından da sıkça tercih edilen ve en modern uygulama olarak değerlendirilen yönteme ilişkin de aktarımlar yapan Savafta, şöyle bilgiler verdi: “Şeffaf plak tedavisi: Bu tedavi; çarpık dişlerin düzeltilmesi, hizalanması ve çenenin yeniden yapılandırılmasını sağlayan ortodontik bir tedavidir. Şeffaf plak tedavisi, geleneksel ortodontik tedavilere göre birçok avantaj sunabilir. Bunlardan öne çıkanları, metal diş telleri veya braketlerin aksine daha konforlu ve estetik bir görünüm sunması olabilir. Tedavi süresinin daha kısa olması ve günün belirli saatlerinde çıkarılması ise sunduğu diğer avantajlar arasında yer alabilir.”
“9-14 YAŞ ARASI ERGENLİK DÖNEMİ AVANTAJLIDIR”
Ortodontist Savafta, ortodonti tedavisinde yaş sınırı olmadığı için tedavinin 7’den 70’e herkese hitap etse de “en uygun yaş önerileri” bulunduğunu vurgulayarak “Diş teli tedavisine başlamak için ‘puberte’ denilen 9-14 yaş arası ergenlik dönemi avantajlıdır. Çok hızlı bir büyüme dönemi olan bu süreçte, çocukta ortodontik bir bozukluk varsa aynı hızla giderilir” ifadelerini kullandı.