Prostat büyümesinin tam olarak ne sebeple geliştiği kesin olarak bilinmemekle 60 yaş ve üzerindeki erkeklerin üçte birinde, 80 yaşını geçmiş erkeklerin ise yarısında bu durum görülebiliyor. "Ailesinde prostat büyümesi hikâyesi olanlarda risk artış gösterirken, kalp hastalıkları ve diyabet gibi sağlık problemleri de prostatın büyümesini tetikleyebiliyor" diyen Medicana Kadıköy Hastanesi Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Ali Erol, "Erken dönemde yapılan müdahaleler, büyümeyi engelleyebilir ve genel sağlık durumunu iyileştirebilir. Prostat sağlığını korumak adına düzenli sağlık kontrollerini ihmal etmemek çok önemlidir" uyarısında bulundu.
"MESANEYİ TAM BOŞALTAMAMA GİBİ PROBLEMLER GÖZLEMLENEBİLİR"
Prostat büyümesinin kişiden kişiye değişebilecek belirtiler gösterebildiğine değinen Prof. Dr. Ali Erol, "En sık görülen şikâyetler arasında; idrara başlamakta zorluk, sık sık ve acil idrara çıkma isteği, zayıf idrar akımı ve idrarın damlama şeklinde gelmesi bulunur. Ayrıca mesaneyi tam boşaltamama gibi problemler de gözlemlenebilir. Tanı sürecinde kullanılan yöntemler arasında rektal muayene, idrar ve kan testleri, ayrıca PSA testi yer alır. PSA testi, prostat bezindeki sorunları belirlemek için kullanılan önemli bir testtir ve kandaki PSA seviyesindeki artışı ölçer. İdrar akış hız testi, idrar sonrası rezidüel miktar ölçümü gibi testler de tanıyı desteklemek için kullanılır. Gerekli görüldüğünde, transrektal ultrason veya biyopsi gibi ileri tetkikler de yapılabilir" şeklinde konuştu.
"DİYABET HASTALARININ DAHA DİKKATLİ OLMALARI BÜYÜK ÖNEM TAŞIR"
Diyabetin prostat üzerindeki etkilerine de dikkat çeken Prof. Dr. Ali Erol, "Diyabet hastalarında insülin direnci ve kan şekeri dengesizliği, hormonal değişimlere neden olarak prostat bezinin büyümesini tetikleyebilir. Ayrıca diyabete bağlı damar hasarı ve sinir fonksiyonlarındaki bozulmalar, mesane ve alt idrar yollarının sağlığını olumsuz etkileyerek prostatla ilişkili semptomların daha şiddetli yaşanmasına yol açabilir. Bu nedenle diyabet hastalarının prostat sağlığı konusunda daha dikkatli olmaları ve düzenli kontrollerini aksatmamaları büyük önem taşır" dedi.
"DÜZENLİ DOKTOR KONTROLLERİNİ İHMAL ETMEMELİLER"
Prostat büyümesi tedavisinin hastanın yaşı, semptomların şiddeti ve genel sağlık durumu göz önünde bulundurularak belirlendiğine dikkat çeken Prof. Dr. Ali Erol, "Tedavi seçenekleri arasında ilaç tedavisi veya cerrahi müdahale olabilmektedir. Cerrahi tedavi için ise en yaygın yöntem, prostatın büyüyen kısmının idrar yolundan çıkarıldığı Transüretral Rezeksiyon (TURP) işlemidir. TURP işlemi sonrasında hastaların idrarla ilgili şikâyetlerinde önemli bir iyileşme gözlemlenir. Ayrıca açık prostat ameliyatı, belirli durumlar için alternatif bir tedavi yöntemi olarak da değerlendirilebilir. Bunun yanında diyabeti ve kalp hastalıkları olan bireylerin düzenli doktor kontrollerini ihmal etmemeleri önem taşır" ifadelerini kullandı.