Yıldırım, “Barajlar sadece su değil, bir milletin geleceğini de tutar,” diyerek özellikle son yıllarda artan kuraklık tehdidine karşı barajların stratejik öneminin altını çizdi.
"SUYUN STRATEJİK BİR SİLAHA DÖNÜŞTÜĞÜ ÇAĞDAYIZ"
Barajların enerji üretiminden tarıma, içme suyu temininden taşkın kontrolüne kadar çok yönlü fayda sağladığını vurgulayan Yıldırım, suyun artık sadece bir kaynak değil, jeopolitik bir güç unsuru haline geldiğini söyledi. “Dünya artık petrol değil, su savaşlarına hazırlanıyor. Türkiye ise bu konuda şanslı ama dikkatli olmalı,” dedi.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE KARŞI BARAJLAR
Küresel iklim değişikliğiyle birlikte düzensiz yağışların ve ani sel risklerinin arttığını belirten Prof. Dr. Yıldırım, barajların bu süreçte dengeleyici bir rol oynadığını dile getirdi. “Yağmur bir anda yağdığında toprağın onu tutması zor olur, ama barajlar bu anlık yükü karşılayarak can ve mal kaybını önleyebilir,” dedi.
YENİ NESİL BARAJLAR GELİYOR
Geleceğin baraj projelerine de değinen Kenan Yıldırım, artık sadece suyu tutan değil, çevreyle uyumlu, akıllı sistemlerle donatılmış, sürdürülebilir yapılar tasarlandığını belirtti. “Doğa dostu barajlar sayesinde hem ekosistem korunuyor hem de verimlilik artıyor,” dedi.
"SUYUN DEĞERİNİ KAYBETMEDEN ANLAYALIM"
Sözlerinin sonunda vatandaşlara da çağrıda bulunan Prof. Dr. Kenan Yıldırım, suyun kıymetini bilinçli tüketimle gösterme zamanı olduğunu belirterek, “Musluktan akan su, barajlardan gelen bir hayat kaynağıdır. İsraf etmek, geleceğimizi tüketmektir,” diyerek mesajını verdi.
