Ancak bu dijital dünyada kimlik oluşturma süreci, beraberinde psikolojik zorlukları da getiriyor. Uzman Psikolog Metin Gültekin, sosyal medyanın gençler üzerindeki psikolojik etkilerini ve kimlik oluşumunu TV Nota'ya aktardı.
SOSYAL MEDYANIN GENÇLERİN KİMLİK OLUŞUMUNDAKİ ROLÜ
Sosyal medya, gençlerin kimlik gelişim sürecinde belirleyici bir araç olarak karşımıza çıkıyor. Psikolog Metin Gültekin, bu platformların, gençlerin kimliklerini şekillendirmelerinde önemli bir rol oynadığını vurguluyor. “Gençler, sosyal medya aracılığıyla kimliklerini oluşturuyor ve aynı zamanda bu kimliklerini çevrelerinden gelen geri bildirimlerle pekiştiriyorlar,” diyor Gültekin. Ancak bu geri bildirimlerin, beğeniler ve yorumlar gibi unsurların, gençlerin benlik algılarını doğrudan etkileyebileceğine dikkat çekiyor. Gültekin’e göre, sosyal medya gençlere kimliklerini doğrulamak için güçlü bir mecra sunuyor, ancak bu durum bazen olumsuz psikolojik sonuçlara yol açabiliyor.
SİZİ BEĞENİLMEK İSTEMEK: SOSYAL MEDYANIN PSİKOLOJİK ETKİLERİ
Gültekin, sosyal medyanın gençler üzerinde yarattığı psikolojik olumsuzluklara dair önemli uyarılarda bulunuyor. Beğeniler, takipçi sayıları ve paylaşımlar, gençlerin özgüvenini etkileyen faktörlerden bazıları. “Sosyal medya, mükemmel hayatların sergilendiği bir platforma dönüşmüş durumda. Gençler, kendilerini başkalarıyla kıyasladıklarında bu mükemmelliklerin gerisinde kaldıklarını hissedebiliyorlar,” diyor. Bu durum, gençlerin psikolojik sağlığını olumsuz yönde etkileyebiliyor. Yalnızlık, depresyon ve kaygı gibi sorunlar, sosyal medya kullanımının artmasıyla paralel bir şekilde yükseliyor.
ÇOCUKLARIN SOSYAL MEDYA KULLANIMINI DENGELEMEK
Aileler, çocuklarının sosyal medya kullanımını dengeli bir şekilde yönetmek için önemli bir rol oynuyor. Gültekin, ebeveynlerin çocuklarıyla sosyal medya kullanımı konusunda açık bir iletişim kurmalarının altını çiziyor. “Aileler, sosyal medya kullanımını kısıtlamaktan ziyade, bu konuda çocuklarıyla sağlıklı bir diyalog kurmalılar. Gençlerin karşılaştıkları içerikleri sorgulamaları ve eleştirel bir bakış açısı geliştirmeleri önemlidir,” diyor. Gültekin, ailelerin sadece sosyal medya kullanımını izlemekle kalmayıp, çocuklarının benlik saygısı ve özgüvenini destekleyecek bir yaklaşım benimsemeleri gerektiğini belirtiyor.
SOSYAL MEDYA EĞİTİMİ: GENÇLERİN SAĞLIKLI KULLANIMI İÇİN BİR ZORUNLULUK
Gençlerin sosyal medyayı daha sağlıklı bir şekilde kullanabilmesi için eğitim programlarının önemli olduğunu belirten Gültekin, “Sosyal medya, dijital okuryazarlık kazandırarak gençlere doğru kullanım alışkanlıkları kazandırılabilir. Ancak bu, sadece okulda verilen bir eğitimle değil, aile içindeki bilgilendirme ve toplumda yaratılacak farkındalıkla mümkün olabilir,” diyor. Sosyal medya kullanımıyla ilgili farkındalık artırıcı programlar, gençlerin bu platformlarda daha bilinçli hareket etmelerini sağlayabilir.
SONUÇ: SAĞLIKLI SOSYAL MEDYA KULLANIMI İÇİN YOL HARİTASI
Metin Gültekin, sosyal medyanın doğru kullanıldığında gençler için faydalı olabileceğini, ancak bunun için bilinçli bir yaklaşım gerektiğini vurguluyor. Sosyal medya, gençlere sosyal bağlantılar kurma, bilgi edinme ve kendini ifade etme fırsatları sunsa da, doğru bir denetim ve farkındalıkla bu alan sağlıklı bir araç haline gelebilir. Gültekin, ailelerin ve toplumun sosyal medya kullanımı konusunda bilinçlenmesi gerektiğine ve gençlere doğru rehberlik edilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.
