Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Danimarka’dan Türkiye’ye iade edilen tarihi eserlerin Antalya’da tanıtıldığını duyurdu. Bakan Ersoy, kültürel mirasın korunması ve yasadışı olarak yurt dışına kaçırılan eserlerin geri kazanılmasına yönelik yapılan çalışmaların başarılı sonuçları hakkında açıklamalarda bulundu.
DANİMARKA’DAN İADE EDİLEN TARİHİ ESERLER
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yürüttüğü titiz çalışmalar sonucunda, Danimarka Glyptotek Müzesi’ne sunulan belgelerle, etik nedenlerle Türkiye'ye iade edilen Anadolu kökenli tarihi eserler Antalya Arkeoloji Müzesi’nde gazetecilere tanıtıldı. Eserler arasında, Burdur’un Boubon Antik Kenti kökenli Roma İmparatoru Septimius Severus’a ait heykel başı ve Burdur’un Düver Köyü kökenli 48 pişmiş toprak mimari levha yer alıyor.
İADE EDİLEN ESERLERİN GEÇMİŞİ
Bakan Ersoy, Septimius Severus heykel başının, 1960’lı yıllarda Boubon Antik Kenti’nde yapılan kaçak kazılar sırasında yurt dışına çıkarıldığını belirtti. Ayrıca, Düver kökenli pişmiş toprak levhaların da aynı dönemde kaçırıldığını ve dünya çapında koleksiyonlara girdiğini ifade etti.
KÜLTÜREL MİRASIN GERİ KAZANDIRILMASI
Bakan Ersoy, son 7 yılda toplam 8.967 eserin iadesini sağladıklarını belirterek, bu eserlerin izini sürmeye devam edeceklerini söyledi. Ayrıca, 2024 yılında 1.149, 2025 yılında ise 14 eserin iadesinin sağlanacağı müjdesini verdi. Kültürel mirasın korunması için Anadolu’nun köy köy gezildiği ve bu konuda halkın bilinçlendirildiği vurgulandı.
BİRLEŞİK ÇALIŞMALARIN ÖNEMİ
Bakan Ersoy, iade süreçlerinde uluslararası iş birliğinin önemine dikkat çekerek, Danimarka Glyptotek Müzesi’ni ve Kopenhag Büyükelçisi Hakan Tekin’i, iade kararındaki etik duruşlarından dolayı kutladı. Ayrıca, eserlerin iade edilmesinde katkı sunan tüm paydaşlara teşekkür etti.
DANİMARKA BÜYÜKELÇİSİ’NDEN TEŞEKKÜR
Danimarka'nın Ankara Büyükelçisi Ole Toft, eserlerin Türkiye’ye geri getirilmesinin önemli ve karmaşık bir süreç olduğunu belirterek, karşılıklı saygı ve iş birliği çerçevesinde başarılı bir çözüm üretildiğini dile getirdi. Ayrıca, Glyptotek Müzesi’nin yalnızca heykel başını değil, 48 pişmiş toprak levhayı da iade ettiğini söyledi.
Ersoy ve Toft, bu başarılı iş birliğinin kültürel mirasın korunmasına yönelik küresel ölçekteki çalışmalara katkı sağlayacağını ve gelecekteki projelere ilham vereceğini belirtti.