Sendikalı oldukları için işten çıkarılan Polonez işçileri, 141 günlük direnişin ardından dün Çatalca’dan Ankara’ya “Anayasal Hak Yürüyüşü” başlattı. Fabrikadan Çatalca Adliyesi’ne kadar yürüyen işçiler, geceyi adliye önünde geçirdi. Sabah yürüyüşe devam etmek isteyen işçilerin önü polis tarafından bir kez daha kesildi. Bunun üzerine işçiler, gün boyunca oturma eylemi ve açlık grevi yaparak yollarının açılmasını talep etti.
Görüşmeler sonuçsuz kalırken akşam saatlerinde bir kadın işçi rahatsızlandı. Çağrılan ambulans, polis barikatını geçmekte gecikti ve baygın haldeki işçiye geç ulaştı. İşçi daha sonra Çatalca Devlet Hastanesine sevk edildi.
"HIRSIZLIK MI YAPALIM?"
Kaldırımda oturma eylemini sürdüren işçilerden biri, tepkisini şu sözlerle dile getirdi: "Görsün artık, görsün! Birinin ölmesi mi lazım ya? Ekmek götüremiyorum evime. Benim beş tane çocuğum evde ekmek bekliyor. İhtiyaçlarını alamıyorum. Ne demek ya? Hırsızlık mı yapmamız lazım? Çalmamız mı lazım illa yaşamak için? Sığınmacı oldum. Yer bulamıyorum. Kiram sekiz bin liradan on beş bin liraya çıktı. Kim ödeyecek? Beş aydır ya! Nasıl dolaşıyorlarsa bugün de bizi görsün ya. Bugün de bizi görsün artık, yeter! Bu kadınları görmüyor mu? Görmüyor mu? Benim çocuğum bir şey istiyor, ben alamıyorum. Diyorum ki yok, ama içim içimi yiyor. Yok diyorum. Okula gidiyorlar, ihtiyaçlarını alamıyoruz. Yok!"