İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, "OVP’nin ‘dengelenme programı’ olarak ilerlemesini ve terazinin iş dünyası kefesini ihmal etmemesini istiyoruz. Farkındayız: Ekonomik programın uygulama sürecinde sıra zor kazanımları elde etmeye geldi. Kalıcı düşük enflasyona ivedi şekilde ulaşılması önemli. Zorlu hedeflere, iş dünyasının üretim ve istihdam hedeflerinden ödün vermeden ulaşmak daha da önemli" dedi.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, sosyal medya hesabında yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından açıklanan 2025-2027 dönemini kapsayan yeni Orta Vadeli Programı’na (OVP) ilişkin değerlendirmelerini paylaştı.
Şekib Avdagiç, revize edilen OVP’nin dezenflasyonu temel öncelik olarak ilan ederken, programın üreteceği sonuçların reel sektörün yapısal gücüne halel getirmemesini vazgeçilmez gördüklerini söyledi.
“DENGELENME PROGRAMI’ İLERLEMESİNİ VE TERAZİNİN İŞ DÜNYASI KEFESİNİ İHMAL ETMEMESİNİ İSTİYORUZ”
Türkiye’nin kapsamlı bir ekonomik program yürüttüğü bu dönemde, OVP’nin güncellenmesinin proaktif bir yaklaşım olduğunu belirten Avdagiç, "Bununla birlikte OVP’nin ‘dengelenme programı’ olarak ilerlemesini ve terazinin iş dünyası kefesini ihmal etmemesini istiyoruz. Farkındayız: Ekonomik programın uygulama sürecinde sıra zor kazanımları elde etmeye geldi. Kalıcı düşük enflasyona ivedi şekilde ulaşılması önemli. Zorlu hedeflere, iş dünyasının üretim ve istihdam hedeflerinden ödün vermeden ulaşmak daha da önemli. Görüyoruz ki yeni OVP’de hem enflasyon tarafında hem büyüme tarafında revizyonlar oldu. Böylece ekonominin gerçekleriyle uyumlu, yeni gelişmeler karşısında anında refleks gösterebilen bir yönetim anlayışı ortaya kondu" değerlendirmesinde bulundu.
Şekib Avdagiç, OVP hedeflerinin yakalanmasının bir ayağı topyekûn kararlılık ise diğerinin de bugünkü programda sıkça vurgulandığı gibi yatırım ortamının süratle iyileştirilmesi olduğunu kaydetti.
"ENFLASYONLA MÜCADELE EDERKEN ÜRETİM, İHRACAT, İSTİHDAMI KORUMAYI İHMAL EDEMEYİZ"
İTO Başkanı Avdagiç, şunları kaydetti:
"Yeni Türkiye ekonomisi hikayesinin temelleri, mutlaka reel sektörün eliyle atılacaktır. Bu nedenle özellikle KOBİ’lerin, ayakta kalmak için finansman imkanlarının artmasına, üretimlerini güçlendirecek şekilde yatırım koşullarının revize edilmesine ihtiyacı var. Bir kere daha ifade etmeliyiz ki; enflasyonla mücadele ederken üretim, ihracat, istihdam ekosistemini korumayı ihmal edemeyiz. Özel sektörün nefesi güçlü olmalı ki hedeflerimizi gerçekleştirebilelim. OVP hedeflerinin yakalanmasının önemli ayaklarından biri, kur politikasının gerçekçi olmasıdır. 2025 sonrası kur ve enflasyon arasında bir korelasyon öngörülmüş olmakla beraber, 2024 için öngörülen kur, ihracatçıyı ve ihracata çalışan sektörleri ciddi şekilde zorlamaya devam edecektir. Bu durumun ithalatı artırarak cari dengede bir risk oluşturmaması için gerekli tedbirlerin alınacağının beklentisi içindeyiz.”
ANKARA SANAYİ ODASI BAŞKANI SEYİT ARDIÇ’IN OVP AÇIKLAMASI İSE ŞÖYLE
Ankara Sanayi Odası Başkanı Seyit Ardıç, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın açıkladığı 2025-2027 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Programı değerlendirdi.
ASO Başkanı Ardıç’ın açıklaması şöyle:
“Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Cevdet Yılmaz tarafından açıklanan ve ülkemizin ekonomide 3 yıllık yol haritasını belirleyen Orta Vadeli Program’ın hayırlı olmasını diliyorum. OVP’nin açıklanması, ülkemizin ekonomik geleceğine ilişkin sinyaller sunması açısından oldukça önemli. Belirlenen stratejik adımlar, son dönemde bozulan makroekonomik dengenin yeniden tesis edilmesine katkı sağlayacaktır.
OVP’de yapısal reformlarla destekli makro istikrara yönelik politika hedeflerini görmek bizleri umutlandırıyor. Özellikle fiyat istikrarının sağlanması için kapsamlı ve koordineli bir yaklaşım olumlu olacaktır. Beklentilerin yönetilmesi, güvenin yeniden tesisi açısından çok önemlidir.
"TOPYEKÛN HAREKET ETMELİYİZ"
Parasal sıkılaşma, mali disiplin ve yapısal reformlar, istikrara giden yolda ülkemizin temel politikası olacaktır. OVP’de yapısal dönüşüme ilişkin somut bir yol haritasının ortaya konulduğunu düşünüyorum.
Sanayide sektörel dönüşüm sağlanarak yüksek katma değerli üretim yapısına geçişin hedeflenmesi, sanayicilerimizin rekabet gücünü yükseltmeye, dış pazarlara erişimini kolaylaştırmaya, üretim, istihdam ve ihracatımızı artırmaya katkı sunacaktır.
Ülkemizin OVP’de belirlenen hedeflere ulaşabilmesi için topyekûn hareket etmeliyiz. Sanayicimizin üretme azmini kırmadan bu hedeflere hep birlikte ulaşabilmek için uygun şartlar sağlanmalıdır. Programın kararlı bir şekilde uygulanması, makroekonomide istikrarın sağlanmasında oldukça önemli olacaktır.”