Yenilik Partisi Genel Başkanı Öztürk Yılmaz sosyal medya hesabından videolu paylaşım yaparak, Diyanet İşleri Başkanlığı önünde basın toplantısı yapacağını söyledi. Toplantı bugün saat 16.00’da gerçekleşti.

“SİYASİ BİR PARTİNİN TAŞERONLUĞUNU YAPAMAZSINIZ”

Öztürk Yılmaz konuşmasında, “Siz memursunuz ve memur parası alıyorsunuz. Dolayısıyla bir siyasi partinin burada taşeronluğunu yapamazsınız. Bir siyasi partiye alet olarak dinin gücünü ayaklar altına seremezsiniz. Diyanet İşleri Başkanlığı, siz maalesef insanlık açısından çok farklı bir noktaya girmiş bulunuyorsunuz ve sizi kınıyorum. Yönetiminizi istifaya davet ediyorum. Bugün sistem kilitlenmiştir. Diyanet, Erdoğan'ın ahtapot kolu din olmuştur. Dinin üzerine çıkmışlar ve dini sömürüyorlar. Bir şey dediğimiz anda sanki İslam’a bir şey demişiz gibi algılatıyorlar, sanki Kur'an'a hâşâ bir şey demişiz gibi algılatıyorlar. Halbuki İslam'a ve Kur'an'a en aykırı kurum Diyanet'in yönetimidir” sözlerini kullandı.

“MİLLETE SABIR BUNLARA LÜKS!”

Öztürk Diyanet İşleri Başkanlığını sert bir dille eleştirerek, “Millete sabır ama bunlara lüks. Bu doyumsuzlar bu sene ikinci defa ek istiyorlar. Arkadaşlar şunu bilin din bizimdir. Diyanetteki görevliler memurdur bizim paralarımızla bu işi yapıyorlar. İslam dininde aracı kurum yoktur. İslam dininde Hristiyanlık gibi aracı bir kurum yoktur. Allah Kur'an-ı Kerim azim-i şanı doğrudan insana indirmiştir. Aklı olan insana indirmiştir. Allah bu Kur'an anlaşılmaz dememiştir, ‘bu anlaşılmıyor da bir aracı kurum olsun bu aracı kurum gitsin insanlara anlatsın’ dememiştir. Aklı olana indirmiştir. Diyanet İşleri Başkanı memurdur! Erdoğan'ın fetva başçıdır ve memurun ta kendisidir. Onun için onun vereceği fetvalar bir işe yaramıyor. Hep bel altı fetvalar veriyor. ‘Baldızla evlenilebilir mi, üvey evlatla evlenebilir mi, düşer mi?’ Türkiye'de bilime karşı bir din anlayışı olamaz. Bir ülkede o ülkeyi kurtarana karşı bir din anlayışı olamaz. Vatana, bayrağa, o ülkenin diline, rejimine karşı bir din anlayışı olamaz. Deveyi kutsal gören, devenin idrarını içtiği zaman şifa olacağını sanan bedevi anlayış asla olamaz” dedi.

“DİYANET İŞLERİ BAŞKANI ARAPÇA BİLE BİLMİYOR”

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kendisine çekidüzen vermesi gerektiğine de değinen Yılmaz, “Ya çekidüzen vereceksin ya da istifa edip burada saraya bekçilik yapacaksın. Diyanet İşleri Başkanı biliyorsunuz eliyle kopya çekiyor. Arapçayı Allah’ın dili zanneden anlayışa ses çıkarıyor mu? Hayır. Ben Atatürk'ümüzün kendi parasıyla Türkçe diline çevirdiği Kur'an-ı Kerim’in Türkçe mealini hediye ediyorum” dedi ve basın toplantısını dinlemeye gelenlere Kuran-ı Kerim hediye etti!

“DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI ATATÜRK ZAMANINDA KURULDU”

Diyanet İşleri Başkanlığının Atatürk döneminde kurulduğunu vurgulayan Öztürk Yılmaz, “1960 yılında sonra diyanette para alınmaya başladığını söyledi. Yılmaz, “Beş vakit namaz parayla kıldırılmaz. Dini siyasete bulaştırırsan veya siyaseti dine bulaştırırsan sen bizim gözümüzde sıfırdın, sıfırın altına düşersin” sözlerini kullandı.

“BİR HAFTADIR BANA HAKARET EDİYORLAR”

Yılmaz, Diyanet-Sen tarafından bir haftadır hakaret barındıran mesajlar aldığını belirterek, “ Diyanet-Sen diye bir sendika kurmuşsunuz. Orada onların görevi Diyanetteki personelin hakkını hukukunu savunmak değil, düzeni kurmuşsunuz onlar da seni savunuyor. Bir haftadır bana hakaret ediyorlar onlara bu hakaretlerini iade ediyorum. Korkaklar neredeydiniz? Hani gelecektiniz! Korkaksınız” sözleri ile konuşmasını bitirdi.

Muhabir: Ayşe İpek Tokdemir