Dilin, bir milletin kültürünü ve kimliğini taşıyan en önemli unsurlardan biri olduğunun altını çizen uzmanlar, bu yozlaşmanın toplumsal belleği olumsuz etkileyebileceğine dikkat çekiyor. Dildeki kirliliğin nedenlerini ve çözüm önerilerini Cesur Zorlu ile konuştuk.

"DİL, BİR MİLLETİ GELECEĞE TAŞIR"

Cesur Zorlu, Türk dilinin yozlaşmasının sadece dildeki kelimelerle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda toplumsal bir bozulmaya işaret ettiğini belirtiyor. “Dil, bir milleti geçmişiyle, kültürüyle ve kimliğiyle buluşturan bir köprüdür. Yozlaşan dil, kültürün ve toplumun değerlerinin de erimesine yol açar” diyor Zorlu. Dildeki yanlış kullanımların, özellikle medya ve sosyal medya aracılığıyla hızla yayıldığını ifade eden Zorlu, bu durumu “toplumun düşünsel temellerinin aşındırılması” olarak tanımlıyor.

"EĞİTİM SİSTEMİ VE MEDYANIN ETKİSİ"

Zorlu'ya göre dildeki yozlaşmanın en büyük sebeplerinden biri de eğitim sistemindeki eksiklikler ve medya kültürüdür. Türkçenin doğru kullanımının okullarda yeterince teşvik edilmediğini belirten Zorlu, özellikle medya kanallarının ve sosyal medyanın yanlış kelime kullanımıyla gençlere kötü örnek olduğunu vurguluyor. “Eğitimdeki dilsel eksiklikler, özellikle gençler arasında doğru dil kullanımı alışkanlıklarını oluşturamıyor. Aynı şekilde medya, yanlış kullanım örneklerini arttırarak bu bozulmayı körüklüyor” şeklinde konuşuyor.

"TÜRK DİL KURUMU’NUN ROLÜ"

Türk Dil Kurumu (TDK)'nun bu konuda çok önemli bir rolü olduğuna dikkat çeken Zorlu, kurumun Türkçeyi koruma ve geliştirme noktasında daha fazla çalışması gerektiğini belirtiyor. “Türk Dil Kurumu'nun daha aktif bir şekilde dilin doğru kullanımını teşvik etmesi, doğru kelimeleri yaygınlaştırması, kitlelerin bilinçlenmesini sağlayabilir” diyor. Zorlu, aynı zamanda dilin zenginliğine ve tarihine sahip çıkmanın da çok önemli olduğunu, çünkü dilin sadece bir iletişim aracı değil, kültürel bir miras olduğunu vurguluyor.

"DİLİN GELECEĞİ İÇİN EYLEME GEÇİLMELİ"

Zorlu, Türkçenin geleceği için harekete geçilmesi gerektiğini savunuyor. Bu bağlamda, dilin korunması için çeşitli adımlar atılması gerektiğini belirtiyor. “Dil sadece bir kelime yığını değildir. Dilin kaybolması, kimlik kaybolması demektir. Bu yüzden dildeki yozlaşma durdurulmalıdır. Bu, yalnızca dilin korunması değil, aynı zamanda kültürel değerlerimizin yaşatılması adına da önemli” diyor.

Muhabir: Haluk Oras