1990’lı yıllardaki olaylar nedeniyle köyleri yakılan ve boşaltılan köylüler, 2000’li yıllarda köylerine geri dönerek yeniden yerleşti. Burada yeniden bir yaşam kuran vatandaşlar, hayvancılık ve tarımla üretime başladı.

2011 yılında yapımına başlanan Ilısu Barajı’nın tamamlanmasının ardından, 2020 yılında barajın su tutmasıyla birlikte Oymataş Köyü başta olmak üzere 199 yerleşim yeri su altında kaldı. Köyleri su altında kalan köylülerin bir kısmı göç ederken, bir kısmı ise yeniden yaşam kurmaya çalıştı.

Batman Valiliği öncülüğünde, Oymataş Köyü’nün mera alanı statüsü değiştirilerek OSB için imara açıldı. Yaşananları yargıya taşıyan köylüler, OSB’ye karşı dava açtı.

Whatsapp Görsel 2025 04 29 Saat 20.18.55 Bd5644F3

“KÖYÜMÜZ ÖNCE YAKILDI, SONRA SU ALTINDA KALDI”

Davalılardan İbrahim Halil Emen, köylerinin her dönemde yıkıma uğradığını ifade etti. Emen, “Köyümüz önce yakıldı, sonra su altında kaldı; şimdi de OSB ile ranta açılmak isteniyor. OSB elbette yapılsın ama doğru yerlere yapılmalı. Burası bizim toprağımız, suyumuz. Mera alanları neden yok ediliyor?” diye sordu.

Whatsapp Görsel 2025 04 29 Saat 20.18.54 34C21A49

“KÖYÜMÜZ VE TOPRAĞIMIZ YOK OLACAK”

Köy sakinlerinden İsmail Taner ise, “Köyümüz ve toprağımız yok olacak. OSB’nin tüm atıkları köye ve nehre akıtılacak. Daha önce buraya petrol atığı getirilmişti. Diyarbakır kentinin köy ve ilçelerindeki tüm atıklar, çoğu yerde arıtılmadan buraya dökülüyor. Artık yapılması gereken, burayı temizlemek. Hasankeyf su altında kaldı; bunun için mi bırakıldı?” dedi.

Muhabir: Sıla Öcal