2 çocuk annesi olan 38 yaşındaki Direksiyon Eğitmeni Canan Tüfekcioğlu; mesleğinin riskleri, kadın ve erkek kursiyerler arasındaki farklar, sınav başarıları gibi konularda açıklamalar yaptı.
“HER ZAMAN RİSK VAR”
Dışarıdan bakıldığında işlerinin kolay gibi göründüğünü fakat oldukça zor bir meslek icra ettiklerini söyleyen Tüfekcioğlu, “Her zaman risk var. Bir anlık dalgınlık, benim kursiyerimin hayatına mâl olabilir. Özellikle tırların geçtiği yollarda çok dikkatli davranılmalıdır. Öğretici olarak hep uyanık ve tetikte olunarak kursiyere güvenilmemelidir” dedi.
KİMLER DİREKSİYON EĞİTMENİ OLABİLİR?
Tüfekcioğlu, direksiyon eğitmeni olmak için gerekli şartlarla ilgili konuşarak “Öncelikle iyi araba kullanmak ve en az 3 yıllık ehliyet sahibi olunması gerekiyor. İlgili kurstan sertifikasını alıp kendine güvenen herkes bu işi yapabilir. Kurslar halk eğitim merkezlerinde açılıyor ve yaklaşık 3 ay sürüyor. Direkt mesleğe yönelik olduğu için de nadiren düzenleniyor” ifadelerini kullandı.
“KADINLARI CESARETLENDİREREK ARACI SÜRMELERİNİ SAĞLIYORUZ”
Kadın ve erkek kursiyerler arasında gözlemlediği farklılar hakkında görüşlerini aktaran eğitmen, “Kadınlar genel anlamda korkak olabiliyor. Trafikte cesaretsiz davranabiliyorlar ya da heyecanı ve korkuyu bir arada yaşayabiliyorlar. Biz cesaret verip sürmelerini sağlıyoruz” diyerek şöyle devam etti: “Erkekler zaten araba sürmek konusunda çoğunlukla babalarını model aldıkları ve küçük yaşlardan itibaren bu konuda teşvik edildikleri için daha yatkın olabiliyorlar. Bu yüzden doğuştan yeteneklilermiş gibi görünebiliyor.”
KURSİYERLERİN SINAV PERFORMANSLARI
Direksiyon Eğitmeni Tüfekcioğlu, sınav atmosferinin ayrı bir değerlendirme konusu olduğundan bahsederek heyecanını kontrol edebilenlerin daha başarılı olduğunu ancak komuta alışan kişilerin ezbere gidip öğretilenler dışında bir durumla karşılaştıklarında krizi yönetemediklerini dile getirdi. Tüfekcioğlu, “Bunun için akıllarını kullanıp ‘Burada ne yapmalıyım, nasıl kurtarmalıyım’ diye düşünmeliler. Bazen de araç kullanmayı sıfırdan öğrettiğimiz bir kişinin algısı yüksek olduğunda ne verirseniz alıyor ve tek seferde sınavı geçiyor" şeklinde konuştu.
Tüfekcioğlu, son olarak şunları ekledi: “Manuel araçlarda debriyaj çok önemli, iyi kavrayan kişinin sürmeme ihtimali yok. Otomatik araçlarda ise direksiyon hâkimiyeti mühim bir nokta. Manueli öğrenen kursiyer, otomatiği de basit bir şekilde sürer.”