Kazan, gizli dinleme kararlarının ve tanık ifadelerinin geçerliliğine dair hukuki açıklamalarda bulundu.
GİZLİ DİNLEME KARARLARI GEÇERSİZDİR
Avukat Turgut Kazan, Anayasa Mahkemesi’nin gizli tanıklarla ilgili verdiği “Baran Karadağ” kararını hatırlatarak, "Eğer savcılık gizli dinlemeye dair bir gerekçe sunmamışsa, bu dinlemelerin geçersiz olduğunun altını çiziyorum" dedi. Kazan, gizli tanık dinlemelerinin yalnızca yasal dayanaklarla yapılması gerektiğini vurguladı.
GİZLİ TANIK DİNLEMELERİ HUKUKA AYKIRI OLABİLİR
Kazan, Ceza Muhakemesi Kanunu ve Tanık Koruma Kanunu’na rağmen, hukuk devletinin tam yerleşmediği durumlarda gizli tanıkların adil yargılama hakkını ihlal edebileceğine dikkat çekti. Özellikle örgüt suçları söz konusu olduğunda, gizli tanık dinlenmesinin tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini belirtti.
GİZLİ TANIK BEYANLARI TEK BAŞINA DELİL DEĞERİ TAŞIMIYOR
Avukat Kazan, AİHM’nin “Kostovski/Hollanda” ve “Ludi/İsviçre” kararlarını referans göstererek, gizli tanıkların beyanlarının yalnızca somut delillerle desteklenmediği sürece geçerli olamayacağını söyledi. Kazan, gizli tanıkların beyanlarının tek başına mahkumiyet hükmü oluşturamayacağını ifade etti.
FETÖ KUMPASLARINDA GİZLİ TANIK SORUNU
Turgut Kazan, FETÖ’nün kumpas davalarına örnek vererek, gizli tanıkların nasıl sorun yaratabileceğini açıkladı. Özellikle eski Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner ve Albay Dursun Çiçek’in davalarında, gizli tanık ifadelerinin yanlış beyanlarla hüküm oluşturduğuna dikkat çekti. Kazan, gizli tanıkların ifadeleriyle yapılan tutuklamaların hukuksuz olduğuna işaret etti.
GİZLİ TANIK DİNLEME KOŞULLARI
Kazan, gizli tanık dinlemelerinin ancak ciddi tehdit durumlarında yapılabileceğini belirtti. AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararlarına atıfta bulunarak, bu tür dinlemelerin adil yargılama hakkına zarar verebileceğini vurguladı. Kazan, gizli dinleme kararlarının, mahkeme tarafından ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
FETÖ DAVALARINDAKİ GİZLİ TANIKLAR VE SORUNLAR
Avukat İlkay Sezer de, Ergenekon davasındaki gizli tanık "Deniz"in kimliğini açıklayarak, gizli tanıkların yargılamalar üzerindeki etkisini sorguladı. Sezer, gizli tanık uygulamasının sınırlarına dikkat çekerek, yargı sistemindeki sorunlara vurgu yaptı.
SONUÇ OLARAK GİZLİ TANIKLAR YASAL OLARAK SINIRLI
Kazan ve Sezer, gizli tanıkların yalnızca belirli durumlarda ve delillerle desteklendiğinde geçerli olabileceğini belirterek, yargılamada adil ve hukuki süreçlerin önemini vurguladılar.