Aydemir, TÜİK’in verileri manipüle ederek maaşların üçte bir oranında eksik zam yapılmasına sebep olduğunu söyledi.

VERİLER KARARTILDI, ENFLASYON GERÇEKTEN GİZLENDİ

Aydemir, mahkemeye sunduğu dilekçede, TÜİK’in 2022 yılının Mayıs ayından itibaren maddelerin fiyat ortalamalarını açıklamayı durdurduğunu belirtti. Bu tarihten sonra, TÜİK’in açıkladığı enflasyon ile İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından hesaplanan enflasyon arasında ciddi bir fark oluştu. TÜİK’in verilerini karartarak enflasyonu yüzde 31 daha düşük gösterdiğini vurgulayan Aydemir, bu durumun devlet memurlarının ve emeklilerinin cebinden toplamda yüzde 31’lik bir zammın alınmasına neden olduğunu ifade etti. Aydemir, böylece emekli ve memurların maaşlarının en az üçte biri kadar alacaklı durumda olduğunu belirtti.

SİYASİ BASKILAR VE BAŞKAN DEĞİŞİKLİKLERİ

Aydemir ayrıca, TÜİK başkanının güvencesiz bir pozisyonda olduğunu ve siyasi iradenin istediği zaman başkanı görevden alabileceği kaygısının, açıklanan enflasyon verilerini etkileyebileceğini belirtti. Kendisiyle birlikte, TÜİK başkanlarının görevi süresince sürekli değiştiğini ifade eden Aydemir, son başkanın 2022 yılında atandığını ve 3 yıldır görevde olduğunu belirtti. Bu durumun, mevcut enflasyon açıklamalarının siyasi irade ile uyumlu olduğunu gösterdiğini vurguladı.

TÜİK’İN ENFLASYON HESAPLAMALARINDA MANİPÜLASYON İDDİASI

Aydemir’in dilekçesinde, otomobil gibi yüksek fiyat artışına sahip ürünlerin fiyatlarının, üst yönetimin talimatıyla TÜFE hesaplamalarına yansıtılmadığına dair iddialar yer aldı. Aydemir, üst yönetimin TÜFE'nin düşük gösterilmesi yönünde baskılar yaptığını ve bu talimatlara karşı gelen Bölge Müdürlerinin görevden alındığını söyledi. Bu durumun, TÜİK’in bağımsızlığını kaybettiğinin ve verilerin manipüle edildiğinin bir başka göstergesi olduğu ifade edildi.

Kaynak: Haber Merkezi