(İZMİR) – Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın Balçova İnciraltı bölgesine dair 1/100.000 ölçekli planları onaylaması üzerine, TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu tarafından basın açıklaması yapıldı. Açıklamada planların rant odaklı olduğu vurgulanırken, toprak sahipleri ise mağduriyetlerini dile getirdi.

TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Balçova ilçesindeki İnciraltı bölgesine ilişkin onaylanan 1/100.000 ölçekli planlara karşı İzmir Mimarlık Merkezi’nde basın açıklaması düzenledi.

Kurul adına basın açıklamasını Şehir Plancıları Odası İzmir Şube Sekreteri Ayşegül Yarış okudu. Açıklamada şunlar kaydedildi:

"İnciraltı, İzmir ölçeğinde değişken süreçleri ile son 40 yıla damgasını vurarak önemli bir mücadele alanına dönüşmüş doğal bir değerdir. Değişen otoritelerin İnciraltı’nı ranta kurban etme konusunda gösterdikleri kararlılık, İnciraltı’nı zenginleşme aracı haline getirilmesine yönelik müdahaleler, TMMOB’de her zaman karşılığını bulmuştur. İnciraltı bölgesi, Çakalburnu Lagünüyle, endemik bitki türleriyle, nadir rastlanan özel ekosistemiyle, yarattığı biyoçeşitlilik rezerviyle ve tarım alanlarıyla, kısacası tüm doğal değerleriyle bir bütündür. Bu bileşenleri birbirinden ayırmak tümünün kaybına neden olacaktır. İnciraltı bugüne kadar büyük bir kararlılıkla mücadele verdiğimiz ve koruyabildiğimiz İzmir halkının ve gelecek nesillerin doğal mirasıdır.

Rant odaklarının uzun yıllardır süregelen girişimleri ile bölge hiçbir geçerli dayanağı olmayan kamu yararı kararları ile tarım dışına çıkarılmaya ve kağıt üzerinde Sit statüsünün düşürülmesi ile değersizleştirilmeye çalışılmaktadır. Maalesef bu süreçte şehrimizin yanı başındaki kıymetli tarım alanları bilinçli olarak atıl bırakılmış ve vasfının dışında kullanımına göz yumulmuştur. Halbuki gerek Tarım Orman Bakanlığı gerekse Mahkeme bilirkişi raporları bölgedeki korunması gerekli mutlak ve dikili tarım arazilerini defalarca belgelemiştir.

İnciraltı gerek Turizm Merkezi Alanı İlanı gerek İl Toprak Koruma Kurulu kararları, gerek EXPO Alanı olarak belirlenmesi amacıyla çıkarılan özel yasa sonucunda taşıdığı doğal nitelikleri tamamen göz ardı edilerek yapılaşma odaklı imar planı süreçleri ile 40 yıldır kent gündeminde yer alan İnciraltı Bölgesi, son günlerde tekrar pazarlık konusu edilmektedir. İnciraltı rant odaklarının değil İzmir’in mirasıdır. Üzülerek görmekteyiz ki, asli görevi kentimizin mirasını korumakla görevli yerel yönetimlerimiz de bu pazarlıklara dâhil olmuştur. TMMOB, uzun yıllardan beri İnciraltı bölgesinde; kamu yararı gözetmeyen, bilimsel ve teknik gerekçeleri esas almayan, rant odaklı girişimlere, Anayasa, kanun ve yönetmeliklerin meslek odalarına tanımladığı yetki ve yükümlülükten aldığı güç ve sorumluluk refleksi ile karşı durmuş ve bu anlayıştan taviz vermeden mücadele etmiştir. Dün olduğu gibi bugün de eşsiz nitelikli özel bir tarım alanı olma özelliği yanında doğal çevresi ile birlikte İzmir için özel bir değere sahip İnciraltı’nın talanına ve tahribine neden olacak, hukuka aykırı her türlü iş ve işlemin karşısında kamucu bir anlayışla mücadelesini kararlılıkla sürdürmektedir. Belediye başkanlarımıza sesleniyoruz ve Onlara görevlerini hatırlatıyoruz. İnciraltı; rant odaklarının değil, İzmir Halkının ve gelecek nesillerin doğal mirasıdır. Tarım alanlarını korunması ve artırılması üzerine program hazırlatan partinin belediye başkanlarının taraf olmak yerine İnciraltı talanına itiraz etmek ve devam eden dava süreçlerine sahip çıkmalarını bekliyoruz."

Akdemir'nden İnciraltı planlarına Kanal İstanbul benzetmesi

TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Aykut Akdemir ise bakanlık tarafından onaylanan planlara ilişkin olarak, "Dört gün önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bir operasyon daha düzenlendi. Operasyon gerekçesi İSKİ'nin Kanal İstanbul sürecindeki birçok yapıya izin vermemesi, yıkıma gitmesinden kaynaklıydı. Kanal İstanbul nasıl rant İstanbul'sa, İnciralatı'nın da planlanması bundan çok bağımsız değildir. Bugün İnciraltı'nda mevcut yerel yönetimle hükümet anlaşabiliyorsa eğer Kanal İstanbul'da anlaşsınlar. Sayın Ekrem İmamoğlu'nun Kanal İstanbul'a olan tavrını yeterli seviyede anlayamadığı ortaya çıkıyor. Sayın Balçova Belediye Başkanın ranttan ne anladığı konusunda fikrimiz yok. Ama bizim anladığımız şey şu; herkes kendi çıkarı doğrultusunda rantı tanımlıyor. Kanal İstanbul'da ranta nasıl 'hayır' denilmişse, İzmir'de Kordon'dan geçecek altı şerit yola itiraz edilmişse nasıl ki Konak Meydanı'nın meydan olarak kalması için itiraz edilmişse itiraz etmek bizim görevimizdir. Hükümetin yerel yönetimle anlaştığı tek şey rant. Rant üzerinden anlaşabiliyorlar. Bu da doğru bir yöntem değil" dedi.

Toprak sahiplerinden tepki

Basın açıklamasına İnciraltı bölgesinde toprak sahibi olan bazı vatandaşlar da katılarak TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu'nun açıklamasına tepki gösterdi. Açıklama sırasında kısa süreli sözlü tartışmalar yaşandı.

Toprak sahipleri adına konuşan Balçova Belediyesi’nin CHP’li Meclis Üyesi Hasan Uysal, mağduriyetlerini şu sözlerle dile getirdi:

“Bizler Bahçelerarası, İnciraltı sakinleri olarak sesimizi duyurmak, mağduriyetimizi anlatmak için buradayız. İzmir’in gündemini çok uzun yıllardır meşgul eden Bahçelerarası - İnciraltı planları konusunda dün önemli bir eşik aşıldı ve 1/100.000 planlar bakanlık tarafından onaylandı. Ve bugün yine planlara henüz askıya dahi çıkmadan itiraz ediliyor. Kaldı ki bu planlar mahkeme kararları dikkate alınarak hazırlandı. Yapılan planlamada oluşacak terklerle mevcut alanın yarıya yakını kente kazandırılacak olup sahil şeridi düzenlenmeleri parklar, kültür sanat, spor tesisleri İzmir’e ve tüm İzmirlilere kazandırılıp kamu yararı oluşacaktır. Şunu peşinen söylemek istiyoruz, biz bu bölgenin yerlileriyiz, dedeleri, nineleri, babaları, anneleri buraya emek vermiş insanlarız. Yıllardır bu bölgenin sorununu sırtında taşıyan insanlarız. Planlara itiraz edenlere şunu özellikle sormak istiyorum? Bölgeyi yerinde incelediniz mi? Bölgede yaşanan sorunları biliyor musunuz?

"Bahçelerarası - İnciraltı sakinleri olarak çağın 50 yıl gerisinde yaşıyoruz"

Söz konusu bölgede 50 yıl önce tarım yapıyor, evlerimizi geçindiriyorduk. Ancak zamanla suyun bozulması, toprak yapısının değişmesi ile tarım yapılamaz hale geldi. Değerli oda yöneticilerine sesleniyoruz. Bölgede 40 senedir tarım yapamıyoruz. Yıllardır tarım yapamadığımız için ekonomik olarak zorluklar çekiyoruz. Ekonomik zorluk çeken yerel halk, yok fiyatına arazilerini satmak zorunda kalmaktadır. İptal ettirilen her plan, daha fazla arazinin sermayenin eline geçmesine neden olmaktadır. Asıl rant, arazilerin yerel halktan alınarak şirketlerin, sermayenin eline geçmesidir. Asıl rant, yerel halkı izaleişüyu davaları ile dev şirketlerin eline bırakmaktır. Söz konusu bölge bugünkü hali ile tarım yapılamayan, kaçak yapılaşmaya açık, uyuşturucu ve alkol kullanımı gibi kötü fiillerin merkezi haline gelmiştir. Bölge halkı hiçbir kamusal hizmetten faydalanamamaktadır. Yolu yoktur. Şebeke suyu, ısınma, kanalizasyon gibi en temel insani ihtiyaçlarını giderememektedir. Bugün İzmir’in göbeğinde, Balçova’da taşımalı eğitim verilmektedir. Toplu taşıma hizmeti olmadığından çocuklarımız en yakın okullara servisle taşınmaktadır. Yapılacak planlamalar ile kamusal alanlar arttırılacak, okul, sağlık merkezleri, parklar ile kamu faydası gözetilecektir. Kamusal fayda, planlama ile mümkündür. Bizler, Bahçelerarası - İnciraltı sakinleri olarak çağın 50 yıl gerisinde yaşıyoruz. Bizler Balçova’nın yerlileri olarak yıllarca Ata topraklarımız üzerinden halk düşünülüyormuş gibi yapılmasından bıktık, usandık. Neredeyse tamamı özel mülkiyet olan bölgede söz toprak sahiplerinin yani bizlerindir.” 

Kaynak: ANKA