Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) ve Birmingham Üniversitesi bünyesinde çalışan bilim insanları, Starlink gibi uydu projelerinin sürdürülebilir olmadığını öne süren dikkat çekici bir makale yayımladı.
Nature Sustainability dergisinde yayımlanan araştırma, "Sera Gazları, Alçak Dünya Yörüngesinin Uydu Taşıma Kapasitesini Azaltıyor" başlığıyla küresel ısınmanın atmosfer üzerindeki etkilerini ele alıyor. Bilim insanları, küresel ısınmanın termosferin soğumasına neden olduğunu ve bu durumun alçak yörüngeye yerleştirilen uydular için ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirtiyor.
UYDU PROJELERİ İÇİN RİSK
Termosfer, Yeryüzü’nden 90 ila 500 kilometre yüksekte bulunuyor ve alçak yörünge uydularıyla uzay çöplerinin yoğun olarak biriktiği bir bölge olarak biliniyor. Hatta Uluslararası Uzay İstasyonu (ISS) da bu katmanda yer alıyor.
Bu bölgede başıboş dolaşan uzay çöpleri, sürtünme ve çarpışmalar sonucu zamanla daha küçük parçalara ayrılıyor. Ancak bilim insanlarına göre, küresel ısınmayla birlikte atmosferdeki karbondioksit miktarının artması termosferin kütle yoğunluğunu düşürecek ve sürtünmeyi azaltacak.
Bu durum, uzay çöplerinin yörüngede daha uzun süre kalmasına neden olarak uydu projeleri için ciddi riskler doğuracak.
UYDU TAŞIMA KAPASİTESİ AZALABİLİR
Bilim insanları, çalışmalarında farklı karbondioksit emisyonu senaryoları üzerine modellemeler gerçekleştirdi. Yapılan hesaplamalara göre, 2100 yılına kadar Dünya’nın 200 ila 1.000 kilometre üzerindeki bölgenin uydu taşıma kapasitesi yüzde 50 ile yüzde 66 arasında azalabilir.
Uzmanlar, bu veriler doğrultusunda Starlink gibi mega uydu projelerinin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor.
Ancak uzay teknolojileri geliştiren şirketler, uzay çöpleri ve termosferin durumu konusunda bilinçli hareket ediyor. Bu nedenle, uyduların çarpışmalardan kaçınmasını sağlayacak çarpışma engelleyici sistemler üzerinde çalışmalar yürütülüyor.
