Değerin sanallaşması, siyasette şarlatanlık ve halkta çaresizlikten kaynaklanan şiddet, bu olaylarla bir kez daha gözler önüne serildi.

1. DUVARA BANTLANMIŞ MUZ: DEĞERİN SANALLAŞMASI

İtalyan sanatçı Maurizio Cattelan’ın 2019 yılında "Komedyen" adını verdiği ve 120 bin dolara satılan "duvara bantlanmış muz" çalışması, 2024 yılında Sotheby’s müzayedesinde yeniden satışa çıktı. Bu kez 6,2 milyon dolara satılan eser, kripto girişimci Justin Sun tarafından satın alındı. Sun, eseri satın aldıktan sonra duvardaki muzu çıkarıp yerken, Trump tarafından desteklenen bir kripto para projesine 30 milyon dolar yatırım yaptığını açıkladı.

Bu olay, değerin nesneden ve toplumsal emek zamanından kopuşunu ve kapitalizmin geldiği noktayı çarpıcı şekilde simgeliyor. Sanal varlıklar, piyasanın eleştirisi için üretilse de piyasa tarafından nesneleştirilip astronomik fiyatlarla ödüllendiriliyor.

2. MUTASYON: KAPİTALİZM VE ŞARLATANLIK

ABD’de seçimlerin ardından Donald Trump ve Elon Musk’ın ortaya koyduğu figürler, kapitalizmin siyasi mutasyonunu yansıtıyor. Trump ve Musk, büyük sermaye odaklarının öncelikleri doğrultusunda siyaset yaparak devlet-sermaye ilişkilerini yeniden şekillendiriyor. Trump, ABD’yi büyük bir şirket gibi yönetmeye yönelik söylemleri ve sınır aşan talepleriyle öne çıkarken, Musk, adeta bir "gölge başkan" gibi hareket ediyor.

Musk’ın, ABD dışındaki yatırımları ve diğer ülkelerin siyasetine müdahil olması, ulus-devlet yapılarının sermaye hareketleri karşısındaki zayıflığını ortaya koyuyor. Tesla'nın Çin’deki faaliyetleri bu durumun önemli bir örneği. Sermaye, yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda siyasi güç kazanıyor ve devletin geleneksel işlevlerini kendi inisiyatifine alıyor.

3. LUİGİ MANGİONE OLAYI:HALKTA ÇARASİZLİK VE ŞİDDET

ABD’nin en büyük sağlık sigorta şirketlerinden birinin CEO’su Brian Thompson, New York’ta 4 Aralık 2024’te öldürüldü. Cinayetin faili olarak yakalanan Luigi Mangione, kendini suçlamaları reddetti. İyileşmek için geçirdiği bir ameliyatın ardından hayatının altüst olduğunu belirten Mangione, ABD’nin sağlık ve sigorta sistemini suçladı.

Mangione’nin mahkemeye çıkarılma sürecinde halktan büyük destek görmesi, sistemin insan odaklı değil, kâr odaklı işleyişine duyulan öfkeyi ortaya koydu. ABD vatandaşlarının büyük bir kısmı Mangione’yi desteklerken, bu olay halkın çaresizlikten kaynaklanan tepkisinin sembolü haline geldi.

KAPİTALİZMİN GELECEĞİ VE TOPLUMSAL TEPKİLER

Bu üç olay, kapitalizmin geldiği noktada toplumsal öfkenin, siyasal seçeneklerin eksikliği nedeniyle nasıl farklı biçimlerde açığa çıktığını gösteriyor. Değerin sanallaştığı, devlet-sermaye ilişkilerinin yeniden yapılandığı ve halkın çaresizlikten kaynaklanan tepkiler verdiği bu süreç, yalnızca yıkıcı değil, aynı zamanda kurucu bir enerjiye dönüştürülebilecek bir potansiyeli barındırıyor.

Kaynak: Haber Merkezi