Türkiye’de uyuşturucu bağımlılığı, tedavi yöntemleri ve bağımlılığın sosyal ve psikolojik boyutlarını ele alan "Ayık Yaşamlar" belgesel serisinin onuncu bölümüne Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Nesrin Dilbaz konuk oldu.
Bağımlılığın biyopsikososyal bir sorun olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Dilbaz, bağımlılığın beyin hastalığı olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
“Bağımlılık eşittir beyin hastalığı”
Dilbaz, bağımlılığın beyinde yapısal ve biyokimyasal değişikliklere neden olduğunu ifade ederek, sürecin bir beyin hastalığına dönüşebileceğini belirtti:
"Bağımlılık bir beyin hastalığıdır. Kullanılan madde, beyinde uyumu bozabilecek yapısal ve biyokimyasal değişiklikler oluşturur. Beynin işleyişi değiştikçe, kişi bağımlılığa özgü kriterleri göstermeye başlar. Bu nedenle bağımlılık yalnızca bir irade sorunu değil, nörolojik bir hastalıktır."
Bağımlılık ve şiddet ilişkisi
Bağımlılığın, bireylerin şiddet eğilimini artırabileceğine dikkat çeken Dilbaz, şunları söyledi:
"Şiddet davranışının beyindeki bazı nörotransmitter eksiklikleriyle bağlantılı olduğu biliniyor. Özellikle serotonin seviyesindeki azalma, bireyde agresyonu ve kontrol kaybını artırıyor. Bağımlılar, maddeye ulaşmak için çevresindeki insanlara şiddet gösterebiliyor, evdeki eşyaları satabiliyor, tehdit edebiliyor."
Bağımlılığın beynin prefrontal korteks bölgesini etkileyerek muhakeme yetisini bozduğunu belirten Prof. Dr. Dilbaz, "Beynin freni tutmuyor, risk alma davranışları artıyor ve bağımlı bireyler gerçeklikten kopmaya başlıyor" dedi.
Gençler neden risk alıyor?
Bağımlılığın ergen yaşlarda başlamasının nedenlerine de değinen Dilbaz, gençlerin beyin gelişiminin tamamlanmadığını ve bu nedenle "bana bir şey olmaz" düşüncesiyle risk alabildiğini söyledi.
"Ön beynimiz yaklaşık 17-18 yaşlarında gelişiyor. Bu yaşlarda gençler, risk almayı yüksek görüyor çünkü beyinleri henüz muhakeme yetisini tam geliştirmemiş oluyor. Ne yazık ki, madde kullanımı prefrontal korteksi bozarak sürecin daha da kötüleşmesine yol açıyor."
Bağımlılık tedavisinde bilinç ve önleme önemli
Dilbaz, bağımlılıkla mücadelede bilinçlendirme ve önleyici tedbirlerin kritik önem taşıdığını belirtti. Bağımlı bireylerin tedavi edilmesi kadar madde kullanımının önüne geçilmesi ve erken yaşta bilinçlendirme çalışmaları yapılması gerektiğini vurguladı.