Jeofizik yüksek mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, ‘Depreme Bilinçli Bakış Konferansı’nda Santorini Adası’nın bulunduğu bölgede meydana gelebilecek bir depremin tsunami dalgalarına yol açabileceğini belirtti. Ercan, "Patlama, 5 ile 7 arasında deprem üretebilir. Depremle birlikte süpürtü (tsunami) dalgaları Ege'deki adaları, Girit’i, Yunanistan ve Türkiye kıyılarını etkileyebilir. Ancak şu an kıyı kentlerimiz için korkulacak bir durum yok, çünkü süpürtü dalgaları buraya ulaşana kadar etkisini yitirir" dedi.
KONFERANSA YOĞUN KATILIM
Kuşadası Genç İş İnsanları Derneği (KUGİAD), Kuşadası Belediyesi ve Kuşadası Ticaret Odası’nın (KUTO) katkılarıyla düzenlenen "Depreme Bilinçli Bakış Konferansı", KUTO Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Konferansa Kuşadası Kaymakamı İbrahim Keklik, Belediye Başkan Vekili Efe Berberoğlu, CHP Kuşadası İlçe Örgütü Başkanı Mehmet Gürbilek, KUGİAD Başkanı Haşmet Boğalı, siyasi partilerin temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları katıldı.
BÖLGEDE DEPREM FIRTINASI VE YANARDAĞ HAREKETLİLİĞİ
Konferansın ilk bölümünde Santorini Adası ile Amorgos çukuru arasında meydana gelen depremleri değerlendiren Prof. Dr. Ercan, bu sarsıntıların kökeninin denizin içindeki yanardağ hareketliliğine dayandığını ifade etti. "Yanardağların bulunduğu alan, Afrika ve Anadolu ana karaları tarafından çift taraflı sıkıştırılıyor. Bu baskı, bölgenin patlama basıncını artırıyor ve depremleri tetikliyor" diye konuştu.
KIYI KENTLERİ İÇİN TEHLİKE SİNYALİ YOK
Santorini Adası’nın bulunduğu bölgede oluşabilecek yanardağ kaynaklı depremin tsunami yaratabileceğini vurgulayan Ercan, “En olumsuz senaryo olarak kül, taş ve topakların fırladığı büyük bir patlama olabilir. Ancak süpürtü dalgalarının Türkiye kıyılarına ulaşana kadar etkisini kaybedeceğini düşünüyorum” dedi.
BETONARME YAPILARDAN VAZGEÇİLMELİ
Konferansın ikinci bölümünde Kuşadası’nın deprem risk haritasını değerlendiren Prof. Dr. Ercan, kentteki fay hatlarının en fazla 5 ile 6,1 büyüklüğünde deprem üretebileceğini belirtti. İlçede 30 ila 50 yılda bir büyük deprem meydana geldiğini ifade eden Ercan, "Örneğin Sisam Adası'nın bulunduğu fay hattında bu büyüklük 7,2’ye kadar çıkabiliyor ve daha büyük bir tehlike oluşturuyor. Yapılarımızı sağlam yaptıktan sonra endişelenmeye gerek yok. Ancak betonarme yapıdan vazgeçip, çelik konstrüksiyonlu binalar inşa etmeliyiz" dedi.