Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, 20 Ekim’de Ankara’da yapacakları mitingle ilgili “Ankara dışından sendikamızın bize ilettiği listeye göre 2 bine yakın otobüs listesi elimizde var. Mitingde emekli, taşeron, asgari ücretli, işçi arkadaşlarımıza söz vereceğiz. Biz çalışanlar içinde bulunduğumuz sıkıntıları anlatacağız" dedi. Asgari ücrete dair de konuşan Atalay, "Dört ay evvel asgari ücreti konuşmaya başladığınız zaman ev sahibi de market de zam yapmaya devam ediyor. Dört ay evvel bu konuşmanın kimseye faydası yok. Zamlara faydası var" değerlendirmesini yaptı.

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) Genel Başkanı Ergün Atalay, 20 Ekim Pazar günü saat 11.00'de Tandoğan Meydanı'nda yapılacak "Zordayız, Geçinemiyoruz" mitingiyle ilgili Türk-İş Genel Merkezi'nde basın toplantısı yaptı. Konfederasyon olarak Türkiye genelinde yürüttükleri eylem ve iş bırakma eylemleri hakkında bilgi veren Atalay, “Sıkıntılarımızı, problemlerimizi, taleplerimizi, Türkiye’nin değişik bölgelerinde, illerinde anlatmaya gayret sarf ediyoruz” dedi.

“BİZ ÇALIŞANLAR İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ SIKINTILARI ANLATACAĞIZ”

Mitinge ilişkin bilgi veren Atalay, “Kendi üyelerimiz, emeklileri, asgari ücretlileri, taşeron işçilerini davet ettik. Emek bileşenlerinin tamamını ayın 20’sinde Ankara’ya davet ettik. Ankara dışından sendikamızın bize ilettiği listeye göre 2 bine yakın otobüs listesi elimizde var. Toplanma yeri Demiryolları önünde olacak. Oradan da Tandoğan Meydanı’na hareket edilecek. Mitingde emekli, taşeron, asgari ücretli, işçi arkadaşlarımıza söz vereceğiz. Biz çalışanlar içinde bulunduğumuz sıkıntıları anlatacağız” diye konuştu.

“SON 14 AYDIR DAYANMA GÜCÜMÜZ KALMADI”

“Öyle bir zor noktadayız ki başta vergi olmak üzere toplumun büyük kesimi bizim gibi zorda ve geçinmekte zorluk çekiyor” diyen Atalay, Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde geçen hafta yaptıkları eylemi hatırlatarak şöyle konuştu:

“Sayın Maliye Bakanı ne kadar duydu bilmiyorum. Önümüzdeki günlerde duyup duymadığını anlayacağız. Örgütlenmeden, işten atılmadan, kamu işçilerinin ücret dengesizliğinden, emeklilikle ilgili bağlanma oranından, kayıtsız çalışmadan, iş kazalarına kadar çok sorunumuz var. Bizim sendika olarak görevimiz bunları kamuoyuna anlatmak. Ülkeyi yönetenlerle çözüm bulmak. Bize ve bizim dışımızdaki sendikalara bu zamana kadar bir dönüş olmadı. Bu meseleler çözüm bulana kadar biz bu sıkıntılarımız ve problemlerimizi ülke gündeme taşımaya gayret sarf edeceğiz. O yüzden ayın 20’si çalışma hayatı için bizim için önemli. İşten atılmalarla ilgili sıkıntılarımız her gün devam ediyor. Bu durum belediyelerde var. Şimdi Polenez fabrikasında var. 146 tane kadın 90 gündür hala eylemde. İşinden oldular. Asgari ücret 17 bin lira, patron oradaki arkadaşlarımıza 14 bin lira veriliyor. Kafanı kaldırdığın zaman kapının önüne koyuyorlar. Öyle çarpık bir tablo var ki bedelini yoksul ödüyor. İşsiz, emekli, emekçi ödüyor. Son iki senedir özellikle son 14 aydır dayanma gücümüz kalmadı. İş barışı bozuldu. İş yerlerindeki ücret dengesi bozuldu. Son yıllarda zengin daha zengin oldu. Orta tabaka diye bir şey kalmadı. Sıkıntısı olanlar, ağır bedeller ödemeye devam ediyorlar.”

“DÖRT AY EVVEL ASGARİ ÜCRETİ KONUŞMAYA BAŞLADIĞINIZ ZAMAN...”

Asgari ücret görüşmeleri üzerine konuşmak için erken olduğunu ifade eden Atalay, “Önümüzdeki günlerde asgari ücret görüşmeleri başlayacak. Asgari ücretli, ücretini şubat ayında alacak. Dört ay var. Dört ay evvel asgari ücreti konuşmaya başladığınız zaman ev sahibi de market de zam yapmaya devam ediyor. Dört ay evvel bu konuşmanın kimseye faydası yok. Zamlara faydası var. Geçmiş dönemde olduğu gibi bu dönemde de asgari ücret komisyonundakilerin hepsi, asgari ücretli olacak” dedi.

“MİTİNGE GELEN HERKESE KAPIMIZ AÇIK”

Mitinge katılıma dair bilgi veren Atalay, “Diğer konfederasyonları davet etmedik. Onlar da ayrı olarak mitingler yapıyorlar. Onlar da miting yapacaklar. Bizim sayımız buna uygun. Beraber olsa da olabilir. İleride belki düşünülebilir. 20’sindeki mitingi biz kendimiz yapacağız. Gelen birisine ‘neden geliyorsun?’ deme şansımız yok. Biz burada kendimiz olalım istiyoruz. Geliyorlarsa başımızın üstüne. Biz burada işçi kendini göstersin istiyoruz. Gelen herkese kapımız sonsuz açık. Ana omurga işçi ve emekçi. Sıkıntısı olan herkes bizimle beraber olsun” diye konuştu.

ATALAY'DAN BAKAN ŞİMŞEK'E; “ONUN DÜNYAYA, ÜLKEYE BAKIŞINI GÖRÜYORUM”

 Taleplerini ilişkin Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ile bir görüşme gerçekleştirdiklerini, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile ise “bir şey çıkmayacağını bildiğini için” görüşmediğini söyleyen Atalay, “Onun dünyaya, ülkeye bakışını görüyorum. Benim muhatabım Çalışma Bakanı” dedi.

“GÜÇLERİMİZİ BİRLEŞTİRMEDİĞİMİZ SÜRECE BU İŞİN ALTINDAN KALKAMAYIZ”

Artan işten çıkarmalara dikkat çeken Atalay, “Belediye seçimleri bitti diye işten atılan arkadaşlarımız var. Bizim arkadaşlarımız müdür değil, daire başkanı değil. Odacıyız, çöpçüyüz, şoförüz. Bizden ne istiyorsunuz siz? Bizim ülkemizde bedeli işçi ödüyor. İşsiz ödüyor, fakir ödüyor. Ödemeye devam ediyoruz. Bedel ödemekten yorulduk artık. Öyle zordayız ki kelimeyle zor anlatırsın. Özellikle TÜİK’in açıkladığı rakamlarla pazar, market hiç uyuşmuyor.  Geçen sene peynir 130 liraydı, şimdi 600 lira oldu. İnsanlar karnını nasıl doyuruyor, ona bakıyor. Diğer sendikadaki arkadaşlarla haftada bir konuşuyoruz. Güçlerimizi birleştirmediğimiz sürece bu işin altından kalmayız” ifadelerini kullandı.

“ANAYASA'YA HİÇ KİMSENİN İHTİYACI YOKSA, İŞÇİNİN İHTİYACI VAR”

 “Asgari ücret bizim ülkemizde geçim ücreti oldu” diyen Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü:

 “Aralık ayında komisyon başlayacak. Rakamları tespit edecekler. Beraber ortaklaşa bir karar alınacak. Verdiğimiz kararın arkasında dururuz. Bir kere Tespit Komisyonu adil değil. Yüksek Hakem Kurulu adil değil. Bu ülkede anayasa tartışmaları var. Anayasa’ya hiç kimsenin ihtiyacı yoksa, işçinin ihtiyacı var. İşsizin, kadının, çocuğun ihtiyacı var. Böyle bir tespit komisyonu olur mu? 15 kişi, ikisi beraber oturuyor, istediği kararı veriyor. Bu Yüksek Hakem Kurulu’nda da böyle.

ATALAY'DAN PATRONLARA; “SENİN OĞLUN, KIZIN 17 BİN LİRAYA GEÇİNSİN GÖRELİM BAKALIM”

Güç zenginlerin, patronların elinde. Görevini düzgün yapan zenginler var mı? Var. İşveren var mı? Var. İnanın sayıları o kadar az ki, bize 17 bin lirayı fazla gören zenginler var. Bizi bir kuru ekmeğe, bir tas çorbaya çalıştıracak kafada adamlar var. Bizi yok sayıyorlar. Bu kafa dün de vardı, bugün de var. Onlar kendilerini ayrı bir ırk zannediyorlar. Öyle gemiyi götüremezsin. Sen bu ülkede huzur bulamazsın. Barış bulamazsın. Bir hafta senin oğlun kızın 17 bin liraya geçinsin görelim bakalım. O yüzden asgari ücret komisyonunun tamamı işçi olacak. Toplanacaklar, buraya gelecekler, bir karar alacaklar, noksansız aldıkları karara hepimiz uyacağız.”

Atalay, Orta Vadeli Vadeli Program’da yer alan tamamlayıcı emeklilik sisteminin kıdem tazminatına alternatif olacağı yönündeki iddialara ilişkin ise “Yeteri kadar sıkıntımız var. Huzursuzuz. Bizim huzurumuzu kaçırmasınlar. Zaten kıdem tazminatı kuş oldu. Hiç o tarafa bakmasınlar, onların güçleri yetmez. Yapamazlar böyle bir şey” değerlendirmesini yaptı.

Kaynak: anka