CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik başlatılan operasyonlar hakkında açıklamalarda bulundu. Tanal, operasyonların siyasi saiklerle yürütüldüğünü vurgulayarak sert eleştirilerde bulundu.
"İSTANBUL'U HUKUK DIŞI YOLLARLA ELE GEÇİRMENİN DERDİNDELER"
Tanal, “Operasyonlar tamamen siyasi. Hukuki bir operasyon değil. Gündemimiz olan deprem konuşulmasın diye sık sık operasyonlar başlatılıyor. Yine bir yandan Kanal İstanbul konuşulmasın diye bu operasyonlar başlatılıyor. Yani burada tamamen CHP’li belediyelerin, sosyal belediyeciliğin halka kötü anlatılması, algı yaratılması hedefleniyor. İmamoğlu’nu ve CHP belediyelerini itibarsızlaştırmak için soruşturmalar yürütülüyor. Bu soruşturmaların en büyüğünü İstanbul’da yapıyorlar. Çünkü Sayın Cumhurbaşkanı 'İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi kaybeder' mesajı veriyor. İstanbul’u hukuk dışı yollarla ele geçirmenin derdindeler. Buradaki amaç hukuk değil" ifadelerini kullandı.
"İSKİ’YE VARINCAYA KADAR SORUŞTURMA BAŞLATILIYORSA BURADAKİ HEDEF BELEDİYEYİ ÇALIŞAMAZ HALE GETİRMEKTİR"
Soruşturmaların siyasi motivasyon taşıdığını savunan Tanal, “Burada kim suç işlemiş olursa olsun kayırmamak lazım ama burada Ekrem İmamoğlu cumhurbaşkanı adayı olmamış olsaydı, diploması iptal edilmezdi ve bu soruşturmalar yapılmazdı. Ekrem İmamoğlu eğer kent lokantalarını açmamış, kreşleri açmamış olsaydı, AK Parti’ye giden o muslukları kesmemiş olsaydı, bugün bu operasyonlar başlatılmazdı. Dikkat edilirse hedef, İstanbul Belediyesi’ni çalıştırmamak. İSKİ’ye varıncaya kadar soruşturma başlatılıyorsa buradaki hedef belediyeyi çalışamaz hale getirmektir" dedi.
Tanal ayrıca, geçmiş dönem belediye başkanlarının da incelenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Hedef maddi gerçekliğin ortaya çıkarılması değil. Eğer gerçekten maddi gerçeklik ortaya çıkarılacaksa, Ekrem İmamoğlu başkanlığı öncesindeki dönemi de incelesinler. Niye o dönemi kapsam dışında bırakıyorlar?" ifadelerini kullandı.
"GÜZİDE OLAN YARGI İTİBAR KAYBEDİYOR"
Siyasi operasyonlara tepki gösteren Tanal, "Ben Sayıştay’a dilekçe verdim. Dedim ki, 'Şanlıurfa belediyelerini denetleyin.' Bana Sayıştay’ın cevabı, 'koronavirüs nedeniyle denetlemiyoruz' oldu. Allah’tan korksunlar. Anayasanın 10. maddesinde eşitlik ilkesi var. Ceza muhakemesi kanununda suçta ve cezada eşitlik ilkesi var. Siyasi saiklerle operasyon yapılmaz, soruşturma yapılmaz. Yargıyı alet etmesinler. Güzide olan yargı itibar kaybediyor” diye konuştu.
"SİYASİ SAİKLERLE SORUŞTURMA YAPILMAZ"
İmamoğlu'nun cumhurbaşkanı adayı olmasının ardından yaşanan süreçlere dikkat çeken Tanal, “Ekrem İmamoğlu cumhurbaşkanı adayı olmasaydı, 31 yıl sonra diploması iptal edilir miydi? Sivas katliamı zaman aşımına uğradı. Şanlıurfa’da 2018 yılında Şanlıurfa, Suruç'ta katliam yapıldı, gözaltına alınanlar arasında AK Parti Milletvekili İbrahim Halil Yıldız'ın ağabeyi ve yeğenleri de vardı. 37 yıl hapis cezası istemiyle yargılanıyordu, serbest bırakıldı. Şimdi Allah’tan korksunlar. Onları serbest bırakacaksın, demokratik hakkını dile getiren, tweet atan öğrencileri gençleri, Ekrem İmamoğlu’nu siyasi saiklerle tutuklayacaksın. Bu hukukun kabul edeceği bir iş değil” dedi.
"ÖMÜR HUKUKLA, ADALETLE UZATILIR"
Tanal sözlerine şöyle devam etti: “Bu iktidar şu anda Machiavelli’nin dediği gibi, amacına ulaşabilmek için her türlü yolu mübah sayıyor. Ayakta durmak için operasyonlarla, otoriterleşmeyle, gözaltılarla, baskılarla, korkularla ömrünü uzatmaya çalışıyor. Ömür hukukla, adaletle uzatılır. Hukuk dışılıkla uzatılmaz. Burada otoriterleşen bir iktidar var. Bu yol, yol değil. Sürdürülebilir bir yol da değil.”
"İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ'Nİ ÇALIŞAMAZ HALE GETİRMEK İSTİYORLAR"
Tanal, yürütülen soruşturmaların amacının adalet değil, muhalefeti itibarsızlaştırmak olduğunu belirtti: “İstanbul Belediyesi’ni çalışamaz hale getirmek istiyorlar. Ekrem İmamoğlu’nu itibarsızlaştırmak istiyorlar. Bu operasyonların amacı adaletin tecellisi değil, yolsuzluğun önlenmesi değil. Muhalefeti itibarsızlaştırmak için yapılan bir işlemdir.”
"ÜLKEMİZİN GELECEĞİ İÇİN HUKUK ROTASINA DÖNÜLMELİ"
Son olarak hukukun üstünlüğüne dönülmesi gerektiğini vurgulayan Tanal, “Bu sürdürülebilir bir yol değil. Ülkemizin geleceği için hukuk rotasına dönülmeli, demokrasi ve adalet güçlendirilmelidir. Çünkü demokrasiden uzaklaştıkça Türkiye’de enflasyon artıyor, döviz yükseliyor, Türk parasının değeri düşüyor. Vatandaşın, emeklinin, çalışanın, çiftçinin, köylünün, gencin sorunlarından uzaklaşılıyor.” ifadelerini kullandı.