Makine mühendisi Mahmut Arslan, yapay zeka ve otomasyon teknolojilerinin, geleneksel mühendislik anlayışını önemli ölçüde değiştirdiğini ifade etti. Arslan'a göre, üretim hatlarında otomasyon sistemlerinin yaygınlaşması, mühendislerin artık sadece tasarım değil, aynı zamanda veri analizi ve sistem optimizasyonu konularında da yetkin olmalarını zorunlu kılıyor. Bu durumun, mesleki bilgi birikimini genişletmeyi kaçınılmaz hale getirdiğini belirtti.
SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜRETİM TEKNOLOJİLERİ ÖNE ÇIKIYOR
Mahmut Arslan, gelecekte sürdürülebilir üretim teknolojilerinin daha da önem kazanacağını vurguladı. Karbon emisyonlarını azaltan, enerji verimliliğini artıran sistemlerin geliştirilmesinin, makine mühendisliği alanında öncelikli hedeflerden biri olduğunu söyledi. Arslan, özellikle geri dönüştürülebilir malzeme kullanımı ve çevre dostu üretim yöntemlerinin artık sektörde bir tercih değil, zorunluluk haline geldiğini aktardı.
“İNOVATİF DÜŞÜNCE YAPISINA SAHİP OLMASI GEREKİYOR”
Mahmut Arslan, yeni teknolojilerin getirdiği değişimle birlikte, genç mühendislerin çok disiplinli çalışmaya açık, yazılım bilgisi güçlü ve inovatif düşünce yapısına sahip olması gerektiğinin altını çizdi. Artık sadece teknik bilgi yeterli olmadığını belirten Arslan, proje yönetimi, iletişim becerileri ve sürekli öğrenmeye açık olmanın meslek yaşamında başarıyı belirleyen temel unsurlar haline geldiğini ifade etti.
“GELECEKTE MAKİNE MÜHENDİSLERİ STRATEJİK ROL ÜSTLENECEK”
Makine mühendisi Mahmut Arslan, teknolojinin hızlı ilerleyişiyle birlikte, mühendislerin gelecekte daha stratejik kararlar alan, teknolojiyi yönlendiren pozisyonlarda yer alacağını dile getirdi. Arslan, üretimden tasarıma kadar her aşamada teknolojiyle entegre çalışabilen mühendislerin, firmaların rekabet gücünü artırmada kilit rol oynayacağını sözlerine ekledi.