Türk dili, tarih boyunca farklı coğrafyalarda zenginleşerek günümüze ulaştı. Dilin korunması ve doğru kullanılmasının önemine değinen Mehmet Ali Şahin, Türkçenin geleceğini güvence altına almak için bireysel ve kurumsal sorumluluklara işaret etti.
TÜRKÇE, KÜLTÜREL KİMLİĞİN TEMELİDİR
Mehmet Ali Şahin, bir milletin dili ile kimliği arasında kopmaz bir bağ olduğunu belirtti. Şahin, Türkçenin sadece iletişim aracı değil, aynı zamanda kültürel mirasın taşıyıcısı olduğunu vurguladı. Dilin doğru ve etkili kullanımının toplumun düşünce yapısını doğrudan etkilediğini ifade eden Şahin, Türkçenin zenginliğini korumanın, kültürel kimliği canlı tutmanın temel yolu olduğunu söyledi.
YABANCI KELİMELERİN ETKİSİNE KARŞI BİLİNÇLİ KULLANIM ŞART
Şahin, son yıllarda Türkçeye yabancı kökenli kelimelerin yoğun bir şekilde girdiğine dikkat çekti. Özellikle sosyal medya ve reklam dilinde yabancı sözcük kullanımının arttığını belirten Şahin, bu durumun dilin sade ve güçlü yapısını zedeleyebileceğini söyledi. Türkçenin doğal gelişim süreci içinde yeni kavramları karşılayabilecek bir yapıya sahip olduğunu belirterek, günlük yaşamda öz Türkçe kullanımının teşvik edilmesi gerektiğini vurguladı.
EĞİTİM SİSTEMİNDE DİL BİLİNCİ ERKEN YAŞTA AŞILANMALI
Türk dili uzmanı Mehmet Ali Şahin, dil bilincinin çocukluk döneminden itibaren kazandırılması gerektiğini söyledi. Okullarda verilen dil ve edebiyat derslerinin içeriğinin zenginleştirilmesi gerektiğini ifade eden Şahin, öğrencilere dilin estetiğinin ve doğru kullanımının öneminin aktarılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, okuma alışkanlığının küçük yaşlardan itibaren desteklenmesinin dil gelişimine büyük katkı sağlayacağını vurguladı.
MEDYA VE YAYIN KURUMLARI DİLİN GELİŞİMİNDE KRİTİK ROL OYNUYOR
Şahin, televizyon, radyo ve dijital medya platformlarının dili doğru kullanmada büyük bir sorumluluk taşıdığını ifade etti. Kitle iletişim araçlarının geniş kitlelere ulaşarak dilin kullanım biçimini doğrudan etkilediğini belirten Şahin, yayın organlarının Türkçeyi doğru ve özenli kullanarak topluma örnek olması gerektiğini söyledi. Ayrıca, dil yanlışlarının sıradanlaştırılmasının önüne geçilmesi için medya kuruluşlarının daha dikkatli davranması gerektiğini sözlerine ekledi.