Yenilik Partisi Genel Başkanı Öztürk Yılmaz, açıklama kapsamında TV Nota’ya özel olarak konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mavi Vatana sahip çıkma konusunda geri adım atmayacağız açıklaması üzerine konuşan Yenilik Partisi Genel Başkanı Öztürk Yılmaz,
“Bunun altına ben de imza atıyorum. Ancak, Erdoğan Mavi Vatan derken bunu sadece slogan olarak kullanıyor ama gereğini yapmıyor. Örneğin; Ege’de 18 ada, adacığımız ve kayalığımız Yunanistan tarafından işgal edilmiş. Bunların bir tarafını Yunanlılar turizme açmış, Türkiye’den gidenleri sanki Yunan Adaları’na gidiyormuş gibi gösterip buraları meşrulaştırıp kiliseler kurmuşlar. Bunların diğer yakasına ise, Yunan topçularını yerleştirmişler. Erdoğan’ın bundan haberi var mı? Bunlar Ege’de Mavi Vatanın içerisindeki işgaller. Bunu yüksek sesle ve ilk dillendiren kişi benim. Münhasır ekonomik bölge Doğu Akdeniz’de ilan edilmesi gerekiyor. Yani denizdeki Misak-ı Milli alanımızın ilan edilmesi gerekiyor dememe rağmen bir notayla ilan edilecekken ve taraflara duyurulacakken şu ana kadar Doğu Akdeniz’de de Türkiye’nin denizdeki münhasır ekonomik bölgeyi ilan etmeyerek oranın da Yunan ve diğer üçüncü ülkeler tarafından kullanıldığının, bizim alanımıza tecavüz edildiğinin farkında mı? Herhalde Mavi Vatan Nibiru Gezegeni’ndeki alanları değil, Doğu Akdeniz, Ege ve Karadeniz’deki bu alanları kapsıyor.” diye konuştu.
“MAVİ VATAN BİR FİKİR OLARAK KALIYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasının içi boş bir slogan olduğunu, bunun için adım atmadığını belirten Yılmaz,
“Yunanla kötü olmamak için Ege’de sessiz kalıyor. Doğu Akdeniz’de Avrupa Birliği, Yunan, Rum ve Amerika’dan çekindiği için de münhasır ekonomik bölgeyi ilan edemiyor. Bu geri adım atma değil midir? İşgalin sonlandırılması konusunda adımlar atmış olsaydı Erdoğan’ın dediği şey baş tacı olurdu. Ama bunları yapmıyor. Şu anda Ege’de 18 adacığımız ve kayalıklarımız işgal altında, ses çıkarmıyor. Doğu Akdeniz’de de münhasır ekonomik bölgemizi ilan etmiyor. İsrail, Mısır gibi başka ülkeler ilan ederken biz etmiyoruz. Nedeni de Amerikalılardan, Avrupalılardan, Yunanlılardan ve Rumlardan çekinmesi. Durum böyle olunca Mavi Vatan sadece bir fikir olarak ve kağıt üzerinde kalmış, içi doldurulmamış olarak kalıyor.” dedi.
“EGE’DEKİ ADALAR KONUSUNDA KESİN BİR TUTUMDAYIZ”
Konuşmalarına devam eden Yılmaz;
“Biz Yenilik Partisi olarak, hem Ege’deki işgal altındaki ada, adacık ve kayalıkların Yunanistan tarafından boşaltılması konusunda kesin ve kati bir tutum içerisindeyiz. Hem de bugün ben cumhurbaşkanı olsam ilk yapacağım şey, Doğu Akdeniz’deki münhasır ekonomik bölgeyi ilan etmek ve dünyaya duyurmak olur. Bunlar olursa Mavi Vatan tartışmalarının gerçekten bir gerçekliği olur. Aksi takdirde Mavi Vatan sadece kağıt üstünde, içi boş, doldurulmamış, sloganik tamamen hamaset dili olarak dolaşır. Kimse de bunun gerçeklikle bir bağını kuramaz.” ifadelerini kullandı.
“BU DIŞ POLİTİKA OLAMAZ”
CHP’nin bir büyükelçisinin Mavi Vatan hikaye demesi de çok enteresan olduğunu belirtirken, “AKP işgal ettirmiş, sessiz kalmış, gereğini yapmıyor ama sanki varmış gibi davranıyor. Yani ölü taklidi yapıyor. Bu ise onu da kabul etmiyor. Bu dış politika olamaz. Böyle bir politika, Türkiye’nin hak ve menfaatlerinin savunulması olamaz. Bu ancak Rum, Yunan, Avrupalı ve Amerikalılara ve bölgedeki diğer aktörlere hizmet anlamına gelir. Bu Türkiye’nin bir milli politikası olamaz. Milli politikası, Ege’de Türkiye’nin önünü açmak, işgale son vermek, Doğu Akdeniz’de de kendi sularımızın sınırını çizmektir. Bunu yapmadığınız sürece Mavi Vatan sadece bir fikir olarak orada durmuş oluyor. Millet yol alırken biz de bakmış oluyoruz. AKP geldiğinde Ege’deki ada ve kayalıkların bazıları işgal edildi ve işgal edilmeye devam edilir. Bu da sessizlik nedeniyle oldu. Parlamentoda bu mevzuyu dile getireceğim zaman Mevlüt Çavuşoğlu, bana ‘Bu konuları gündeme getirmeyelim’ dedi. Çünkü kendi zamanında bu adalar işgal edilirken sessiz kalmışlar, adeta ses çıkaranı da linç etmek istiyorlar, unutturmak istiyorlardı. Ama sonradan Yunanistan oraya ziyaretler yaparak psikoposlara ayinler yaptırarak, ordu ziyaretleri yaparak genelkurmay başkanlarını buraya götürerek bizim adalarımızda kendi şovunu yapıyor. Bizimkiler de buradan bakıyor.” cümleleriyle konuşmasını sonlandırdı.
