İzmir'de Konak Belediyesi Ağustos Ayı Olağan Meclis Toplantısı, Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu idaresinde gerçekleştirildi.

Bağbozumu'na ‘Trak Medeniyeti’nin Trakya İzleri’ Bağbozumu'na ‘Trak Medeniyeti’nin Trakya İzleri’

Önergelerin oylanarak komisyonlara gönderildiği meclis oturumunda, Başkan Mutlu, meclis üyelerinden gelen soruları da yanıtladı. Güneşli Mahallesi’nde yer alan eski jandarma alanında yapılacak çalışmayla ilgili, bölge halkına görüş ve önerilerinin sorulduğu halk buluşmasından çıkan sonuçların merak edilmesi üzerine Başkan Mutlu açıklama yaptı ve katılımcı belediyeciliği işaret etti. Her zaman katılımcı planlama süreçlerini savunduğunu ifade eden Başkan Mutlu, seçim sürecinde de bölgede eski jandarma alanı üzerinde farklı farklı beklentiler olduğunu gördüklerini söyledi. Bölgedeki diğer kamusal alanları da kapsayan böylece birden çok fonksiyonu tek alana sıkıştırmayan bir model düşündüklerini ve bu konuda bölge halkının ne istediğini öğrenmek istediklerini belirten Başkan Mutlu, o alanda tahmin edilenin aksine pazar yeri değil sosyal alan istendiğini gördüklerine dikkat çekti.

Katılımcı belediyeciliğin önemini bir kez daha vurgulayan Başkan Mutlu şöyle konuştu: “Jandarma alanında büyük oranda pazar yeri beklentisi olacağı düşünülürken aslında o bölge insanının bu alana pazar yeri sokmak istemediğini gördük. Onun yerine katlı otoparkın altında bir pazaryeri olarak çözülebileceği yönünde fikirler gelişti. Bizim edindiğimiz izlenim, pazar yerinin otoparkın altında olması, bu alanda ise sporun, kültürün, kreşin, kafenin olduğu, herkesin birlikte sosyalleşebileceği bir alan olması. Aslında planlamada yanlış bir şey yok, geçmişi reddetmiyoruz. Sadece çok fazla fonksiyonu bir arada barındıran bir alanda hangi fonksiyonlar kalsın, hangi fonksiyonları yine kamunun hangi alanlarına taşıyabiliriz buna baktık. Biz oradaki yeşil dokuyu da sevdik. Dedik ki buradaki hiçbir ağacı kesmeden, yeşil dokusunu koruyarak jandarma alanını bellekteki o yeriyle kullanıma açalım. Bence güzel bir toplantıydı. Bu bir şeyleri yok etme ya da yıkma değil tam tersine, orada yaşayanları da dahil etme. Bizim hep mimarlık eğitimlerinde anlatılan, benim de yurtdışında deneyimleme olanağı bulduğum şey bu. Mahallenize bir şey yapılacağı zaman size sorulan, hep ülkemizde, mahallemizde, sokağımızda, kentimizde olmasını arzuladığımız bir doğrudan katılım modelini hayata geçirdik. Umarım bundan sonra biz de hızlıca projelendirip inşaatına başlayabiliriz ve onu kullanmak da bizim dönemimizde hepimize nasip olur.”

Kaynak: anka