Güleç, 5 Nisan Avukatlar Günü vesilesiyle, Diyarbakır Adalet Sarayı önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya çok sayıda avukat da katıldı.
AVUKATLAR HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ SAVUNMA SORUMLULUĞUNA SAHİPTİR
Güleç, avukatların sadece bireylerin haklarını korumakla kalmayıp, aynı zamanda hukukun üstünlüğü, adil yargılanma hakkı ve demokratik toplum düzenini savunma sorumluluğu taşıdığını vurguladı.
İstanbul Barosu yönetiminin görevden alınmasına yönelik mahkeme kararını eleştiren Güleç, şu açıklamalarda bulundu:
“Avukatların meslek örgütleri olan baroların özerkliği, Anayasa'nın 135. maddesiyle güvence altına alınmıştır. İstanbul Barosu'nun seçilmiş başkan ve yönetim kurulu üyelerinin, hukuka aykırı bir kararla görevden alınmaya çalışılması, sadece baroların değil, tüm savunma makamının bağımsızlığına yapılmış ciddi bir müdahaledir.”
YARGI TARAFSIZ VE BAĞIMSIZ OLMALIDIR
Güleç, baroların ve avukatların insan hakları ve hukukun üstünlüğünü savunma görevine sahip olduklarını hatırlatarak, toplumsal olaylara karşı baroların vereceği tepkilerin çerçevesini yalnızca kendi organlarının belirleyebileceğini ifade etti.
Yargının her bir biriminin bağımsız ve tarafsız olması gerektiğini belirten Güleç, İstanbul Barosu Başkanı Özden Kaboğlu ve yönetiminin iradesinin gasp edilmemesi gerektiğini savundu.
YARGISAL VE İDARİ BASKILAR KABUL EDİLEMEZ
Güleç, avukatların mesleklerini icra ederken yargısal ve idari baskılara maruz kalmalarının kabul edilemez olduğunu söyledi.
“Kamu gücünü elinde bulunduran merciler tarafından baroların işlevsizlik hâline getirilmesi ve meslek örgütlerinin görevlerini yerine getirmelerinin engellenmesi, hukuka aykırı uygulamalardır. Mahkemelerin hukukun temel ilkelerine aykırı kararlar alması, vatandaşların hukuka olan güvenini derinden sarsmaktadır” dedi.
AVUKATLAR EKONOMİK VE SOSYAL ZORLUKLARLA MÜCADELE EDİYOR
Güleç, avukatların ekonomik ve sosyal zorluklarla mücadele etmek zorunda kaldığını belirterek, “Stajyer avukatların ekonomik güvenceden mahrum bırakılması, kamu avukatlarının eşitlik taleplerinin göz ardı edilmesi ve serbest avukatların yaşadığı gelecek kaygısı, savunma makamının yargı sistemindeki rolünü zayıflatmaktadır” ifadelerini kullandı.
Savunma hakkının etkin bir şekilde kullanılmadığı bir sistemde, adil bir yargılamadan söz edilemeyeceğini hatırlatan Güleç, mesleki haklar ve bağımsızlık mücadelesinin süreceğini vurguladı.