Sözcü'nün haberine göre, partisinin grup toplantısında değerlendirmelerde bulunan Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Sorunları yok sayarak bitmesini beklemek ahmaklıktır. Türkiye çok güçlü bir devlettir. Aciz değiliz, zayıf değiliz, tükenmiş değiliz. Neye inanıyorsak onu söylüyor söylediğimizin arkasında da mertçe duruyoruz.  Eğer bir sorun müşkül bir dönemde dayatmalarla gündeme gelmişse o zaman mahşer-i vicdandan geçen reçeteler çözümü ve çözülmeyi tetikleyecektir" dedi.

"NE SÖYLEDİYSEK ARKASINDAYIZ"

"Türkiye çok güçlü bir devlettir" diyen Bahçeli, şöyle devam etti: "Tarihi perspektif sınırlarında müdahale edecek dirayettedir. Kapalı devre siyasetin dar labirentlerinde sıkışıp kalmıyoruz, neye inanıyorsak onu söylüyor ve söylediklerimizin de arkasında duruyoruz. Büyüklük taslayacak küçük insanların ne dediğinin bir ehemmiyeti yoktur. Bu siyasi garabetler haricinde inanç ve irade tezahür etmiştir. Ne söylediysek arkasında mertçe duruyoruz. Barışla herkesin kazanacağını düşünüyorum. Ama savaş gerekiyorsa bu bizim düğünümüz bayramımızdır."

"KÜRT KARDEŞLERİMİZE BİZİ KÖTÜLEDİLER"

Bahçeli, "Ne yaptıysa kendimizi bir türlü anlatamadık. Kürt kardeşlerimize hiçbir zaman şaşı bakmadık. Onları hiçbir zaman öteki görmedik. Tam bir buçuk asırdır Türk-Kürt arasında açılan uçurumu nasıl teşbih edeceğiz. Kürt kardeşlerimize bizi kötülediler. Her yalan ve iftirayı tedavüle soktular. En vahim ve vandal dedikoduları servis ettiler. Hain bir propagandayı körüklediler. Kendimizi bir türlü anlatamadık. Muhabbet ve hürmetimizi gerektiği gibi gösteremedik. Onları hiç öteki ya da sorun olarak görmedik. Hep birlikte Türk milleti olduğumuzu savunduk. 6 Haziran 2011'de Diyarbakır'da ne demiştim: "Siz Türk milletinin eşit, onurlu ve yeri doldurulamaz birer mensubusunuz. Siz bizim her şeyimizsiniz" şeklinde konuştu.

"ARAMIZI BOZMAYA ÇALIŞIYORLAR"

"Washington'dakiler sizi benden daha çok sevemez, Erbil'deki peşmerge sizi benden daha çok sahiplenemez. Türk ile Kürt'ün alın yazısı bir yazılmıştır" ifadelerini kullanan Devlet Bahçeli, "Biz bu görüşten taviz vermedik.  Dağlarımızdaki eli silahlı eşkıyayı sürekli besliyorlar. Bir yanda Türk milleti var, diğer yanda Haçlı zihniyeti. Umuyorlar ki birbirimizden kopalım. İstiyorlar ki kardeş kavgasının tarafı olalım. Aramızı bozmaya çalışıyorlar. Biz birlikteyken amaçlarına ulaşamadılar, ulaşamayacaklarını da biliyorlar. Şimdi de dağıtarak sonuç istiyorlar. Emellerine muvaffak olamayacaklar, bizi asla bölemeyecekler. Kürt kardeşlerimizle aramıza kandan duvar çekmek için on yıllar boyunca faal olan hain bölücü örgütün sonu gelmiştir. PKK/YGP terör örgütü Kürt kardeşlerimizin ne vasisi ne de varlık beyanıdır. Bölücü terörün Türk-Kürt kardeşliğinin hançerleme teşebbüsleri artık çuvallamıştır. Türkiye hepimizin vatanı. Hepimiz Türk milletiyiz. Bir tarafta hepimiz bir yanda bizi ayırmak isteyenler var. İstiyorlar ki kardeş kavgasının tarafı olalım" diye kaydetti. 

MHP lideri, "Terörsüz Türkiye'nin şafağı sökmüştür. DEM heyetinin temas ve ziyaretleri müspet seyirle gerçekleşmiştir. Bu kapsamda terörsüz Türkiye'nin yanında mesaj veren herkes değerli bir çabanın tarafıdır. Vakit gecikmeksizin hak ve hukuku müdafaa etmenin vakti gelmiştir. Bölücülük damarını kesmenin, ayrık otlarını temizlemenin, eş anlı şekilde ortak tarih ve kültürde birleşmenin dışında bir çare kalmamıştır. Terör örgütü için deniz bitmiştir.

DEM Parti heyetinin ikinci ziyaretleri sonunda PKK'nın sonlandığı şartsız açıklanmalıdır. Kesin ve tavizsiz beklentimiz budur. PKK'lı teröristler ya silahlarını gömmeli veya kaçınılmaz sonlarıyla karşılaşmalıdır. Terörle pazarlık olmaz, müzakere yapılmaz. Yalnızca yalnız mücadele eder. Aksi taktirde bataklık nerede ürüyorsa özellikle Fırat'ın doğusunu müdafaa etmesi Türkiye'nin görevidir" dedi.

"ŞEHİTLERİMİZİN KEMİKLERİNİ SIZLATACAK HİÇBİR ŞEY YAPMAYACAĞIZ"

Fırat'ın iki yakasının da terörden arınması gerektiğini vurgulayan Bahçeli, şunları ekledi: "Fırat'ın doğusu terörden kurtulmalıdır. Bazı döneklerin iki devletin, iki bayrağın isteneceğini duyurmaları sadece hamaset tiyatrosudur. Kılıç hakkının ne olduğunu bilmeden bu hakkı diline dolayanların esas dert ettiği hakkın cukka hakkı olduğunu bilmeyen mi vardır? Örgütsel hürriyeti sonlandırılmalıdır. Barışla herkesin kazanması için hazır ve buradayız. Şehitlerimizin kemiklerini sızlatacak hiçbir şey yapmayacağız. Haklı mücadelemizle çalışacağız. Türk milletini seven kimse fitne tohumu ekemez. Sosyal medya palavralarına inanacak kimse yoktur. Bu tarihi akış içinde kimseyi hafife almıyoruz."

"BİZ KARDEŞLİK DEDİKÇE KUDURUYORLAR"

Devlet Bahçeli, "Biz hala olduğumuz yerdeyiz. 56 yıldır ne diyorsak oyuz. Çizgimizden ve ilkelerimizden ödün verecek kadar şuursuz hiç değiliz. Türk milliyetçiliğinden en ufak sapma göstermek fikri namusumuzu tartışmaya açmaktır ki bu bizim için kıyametin kopuşudur. Türklük, varlığımızın şeref nişanesidir. Bin yıllık kardeşlik üzerinde titrediğimiz bu muazzam emanetimizdir. 

Bize vatanseverlik, milliyetçilik ahkamı kesmenin iştahında olan doymaz kursaklar, duymaz kulaklar, gelsinler virüs kapmış siyasi hal ve zihniyetlerini biraz da külahımıza anlatsınlar. Biz kardeşlik dedikçe kuduruyorlar. Varsın kudursunlar. Elbette aşıyı vuracak birisi çıkacaktır. Herkesin bir derdi var, kimi anlatır dilini yorar, kimi susar yüreğini yakar. Yüreğimiz yansa da dilimizi artık bunlara karşı yormayacağız. Emperyal güçlere ödün vermeden tarihi yeniden yazmanın kararındayız. Barışın kaybedeni, savaşın kazananı olmaz. O halde barışla herkesin kazanması için hazırız ve buradayız" açıklamasında bulundu.

Kaynak: Haber Merkezi