Basın açıklamasında Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'nun bu skandaldaki sorumluluğunu gizleyip kendisini 'kahraman ilan etme çabasına' tepki gösterildi. Esen ve Rızvanoğlu, bebek ölümlerinin ve sağlık sistemindeki çürümüşlüğün üstünün örtülmesine izin verilmeyeceğini vurguladı.
"YENİDOĞAN YATIŞ VE SGK ÖDEME TABLOLARINI TAKİP ETSEYDİ ÇETE YILLAR ÖNCE ÇÖKEBİLİRDİ"
“Sayın Adalet Bakanımıza da bu organize bebek katliamının ucu nereye dayanırsa dayansın sahip çıkması çağrımızı yineliyoruz; Sağlık Bakanı’nın kendini kahraman ilan etmesine göz yummayın” diyen Elif Esen, "CİMER başvurusuyla çete çökerttik" açıklaması yapan Bakan Memişoğlu’na yüklendi. “İl Müdürü iken kendisine her ay gelmesi zorunlu olan yenidoğan yatış ve SGK ödeme tablolarını takip etseydi çete yıllar önce çökebilirdi” dedi.
Rızvanoğlu ise "Bu çürümüşlüğü ülkemizden atmak, bizim boynumuzun borcu. Bunu da örtbas edemeyeceksiniz. İzin vermeyeceğiz. Her bir çete üyesinin ve sırtını yasladığı her bir kişi ve kurumun ortaya çıkarılması için adalet arayışımız devam edecektir” diyerek süreci takip edeceklerini söyledi.
“ÇÜRÜMÜŞ SİSTEM DÜZENLENMELİ"
Yenidoğan bebeklerin hayatını kaybetmesine neden olan ihmaller zinciri ve sistematik yolsuzluk iddialarıyla ilgili konuşan DEVA Partisi Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar da, çete üyelerinin ve sorumlularının en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini ifade etti ve “Bir an önce çürümüş bu sistemin ortadan kalkması için kural ve kurumların yeniden dizayn edilmesi ve yeniden sistemin düzenlenmesi gerekir” dedi.
HUKUKİ DANIŞMANLIK SÖZÜ
Esen, Rızvanoğlu ve Avşar adliye önünde bir araya gelen vatandaşlarla birlikte "Adalet İstiyoruz!" pankartı altında toplandı. Katılımcılar, hastane skandallarına ve bebek ölümlerine karşı güçlü bir şekilde adalet taleplerini dile getirdiler. Rızvanoğlu ayrıca İstanbul İl Başkanlığı’nın avukatları aracılığıyla hukuki danışmanlık desteği verileceğini de belirtti.
