Cumhurbaşkanlığı kabine toplantısı sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamalarda bulundu. Erdoğan'ın açıklamasından öne çıkanlar şöyle:
"15 TEMMUZ İHANETİNE RAĞMEN YAKLAŞIK 3 KAT ARTIŞLA 25 BİNİ GEÇTİ"
Adalet hizmetlerinde ülkemizi hak ettiği yere getirmek için yoğun gayret sarfediyoruz. 23 yıldır güven veren ve erişebilir adalet hedefimizden asla kopmadık. 9 bin civarında olan hakim savcı sayımız 15 Temmuz ihanetine rağmen yaklaşık 3 kat artışla 25 bini geçti. Nicelikle beraber niteliğin de artırılmasına öncülük veriyoruz. Bu sene uygulamaya geçirdiğimiz yardımcılık müessesesi ile hakim ve savcı adaylarımızın mesleğe daha donanımlı hazırlanmasını amaçlıyoruz. Bağımsız, tarafsız, adil ve etkili yargı sisteminin kökleşmesi için bundan sonra da çalışmayı sürdüreceğiz. İnfaz sistemiyle ilgili bazı tartışmaları yakından takip ediyoruz. Vicdanları rahatlatacak, devlete olan güveni güçlendirecek cezasızlık algısının önüne geçecek adımları Meclisimiz de işbirliği ile mutlaka ama mutlaka atacağız. Bizim polisimiz, jandarmamız, askerimiz, vatandaşımıza karşı müşfik, suç işleyenlere, suçta kibirlenenlere karşı daima tavizsiz olmalıdır. Vazifesini hakka, hukuka, ahlaka uygun şekilde icra eden tüm güvenlik görevlilerimizin Cumhurbaşkanı olarak her zaman yanındayım.
"BM'DE BÖLGEMİZDEKİ ÇATIŞMALARA ÖZELLİKLE DİKKAT ÇEKTİM"
BM 79. Genel Kurulu'na iştirak etmek üzere gittiğimiz New York'ta 4 gün boyunca oldukça verimli görüşmeler gerçekleştirdik. İran, Sırbistan, Ukrayna, Maldivler Cumhurbaşkanları, Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı, Arnavutluk, Pakistan, Lübnan, İran, Hollanda, Yunanistan ve Ermenistan başbakanları. BM Genel Sekreteri, UCM başsavcısı ile verimli görüşmelerimiz oldu. BM ile birlikte Türkevimiz de küresel diplomasinin nabzının arttığı merkezlerden biri haline geldi. Böyle bir eseri ülkemize kazandırmanın haklı gururunu yaşıyoruz. BM'deki hitabımda İsrail'in Gazze halkına uyguladığı soykırım başta olmak üzere bölgemizdeki çatışmalara özellikle dikkat çektim. Yine konuşmamızda Türkiye'nin dış politika vizyonuna dair kapsamlı bir ufuk turu yaptık. Yaklaşan kış mevsimi öncesinde insanlık olarak Filistin halkına yönelik yardımlarımızı artırmamız gerektiğini dile getirdim. Aldığımız tepkiler son derece olumluydu. Verdiğimiz mesajlarla bir kez daha insanlığın ortak vicdanına tercüman olduğumuzu gördük. Türkiye özgürlük, adalet, hak ve hakkaniyet için mücadele eden tüm mazlumların küresel platformda sesi haline gelmiştir. Biz New York'ta iken İsrail, Lübnan'a yönelik saldırılarını daha da artırdı. Aralarında çok sayıda çocuğun olduğu 1000'i aşkın Lübnanlı hayatını kaybetti. Lübnan Başbakanı sayın Mikati ile görüşmemizde Türkiye'nin güçlü desteğinin yanlarında olduğunu çok net söyledim. 30 ton insani yardım Çarşamba günü Beyrut'a ulaştı. Yardımlarımızı güvenlik şartları elverdiği ölçüde devam ettireceğiz. Lübnanlı kardeşlerimizin ihtiyaçları katlanarak artıyor. Şimdiden 1 milyona yakın Lübnanlı sivil yerlerinden edildi. Sivil toplum kuruluşlarımız zor koşullara rağmen sahadalar, insani yardım konusunda ellerinden geleni yapıyorlar. Kardeşlerimize biz sahip çıkmazsak başkalarının destek olmasını zaten bekleyemeyiz. Biz de İsrail'in saldırılarını durdurması için diplomatik çalışmalarımıza hız verdik. Uluslararası toplum, İsrail'in tüm bölgeyi ateşe atan bu haydutluğuna daha fazla sessiz kalamaz. En büyük tepkiyi İslam ülkeleri vermeli. Biz bu zulme, barbarlığa asla rıza göstermeyiz. Hadsizliklerine de boyun eğmeğiz. İsrail'i ateşkese zorlayacak, ticari ve ekonomik adımlar atılmıyor. Bu atalet karşısında üzüntü duyduğumuzu özellikle söylemek isterim.
"BU MODERN BARBARLIĞA KARŞI BİRLEŞMEYE DAVET EDİYORUM"
Bugün Filistin ve Lübnan'a sahip çıkmak, insanlığa sahip çıkmak, barışa, farklı inançların bir arada yaşama kültürüne sahip çıkmaktır. İsrail nesiller boyunca husumet tohumları serpmekte ona destek verenler bu suça ortak olmaktadır. İsrail sadece uluslararası hukuka olan inancı değil kendisine destek veren ülkelerin itibarını da yok etmektedir. Biz bu zulme, bu barbarlığa asla rıza göstermeyiz. Siyonist lobinin şahsımızı hedef alan hadsizliklerine de boyun eğmeyiz. Bugüne kadar hakkı haykırmaktan çekinmedik, hiçbir zaman da çekinmeyeceğiz. İslam alemi ve dünyanın vicdan sahibi tüm ülkeleri bu modern barbarlığa karşı birleşmeye davet ediyorum. Bu ittifak kurulmadığı her gün tehlike daha da büyüyecektir. İsrail'in saldırılarının etkileri katliamı tribünden seyredenlere ulaşacaktır. Müslüman, Musevi, Hristiyan demeden uluslararası toplumu ve İslam alemini harekete geçmeye çağırıyoruz.
"FIRSATÇILIĞA KARŞI ALDIĞIMIZ TEDBİRLERİ MASAYA YATIRDIK"
Güneydoğu Anadolu, Doğu Anadolu, Doğu Karadeniz ve Konya ovasına özel olarak odaklanacağız. Burada sulama yatırımlarını tamamlamayı, akıllı tarım uygulamalarına hızla geçmeyi ve turizm gelirlerini artırmayı hedefliyoruz. Özel sektörümüz için yerel kalkınma hamlesi teşvik programını önümüzdeki haftalarda ilan edeceğiz. Ülkemizin ticari hayatını zehirleyen fırsatçılığa karşı aldığımız tedbirleri masaya yatırdık. Fahiş fiyat artışı yapanlar ile etiket oyunları yapanlara denetimlerimizi daha da sıklaştıracağız. Fiyat köpüğünün yavaş yavaş ortadan kalktığını görüyoruz. Önümüzdeki dönemde bu daha da hızlanacaktır."