(ANKARA) - Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, “Gençler mevcut siyasetin diline, iş yapma biçimine karşı apolitikleşmişti ve hala öyle. Şimdi bu gençlik şunu gördü; 'benim hukukum, benim hakkım, yarın belki de seçme hakkım elimden alınacak'. Bu noktada da gençler artık sessizliğini bozmak durumunda kaldı" diye konuştu.
BTP lideri Baş, Sözcü TV'de Saygı Öztürk'ün sunduğu "Başkent Kulisleri" programına konuk oldu.
Baş, gençlerin apolitik olup olmadığına değinirken, "Gençler mevcut siyasetin diline, iş yapma biçimine karşı apolitikleşmişti ve hala öyle. 'Ben sizin rant kavgalarınıza, kısır tartışmalarınıza, hayatımın her alanında bana politika dayatmalarınıza karşı apolitiğim ama geleceğime karşı, ideolojime karşı, siyasi düşünceme karşı çok politiğim'. Gençlerin pozisyonu aslında hep buydu, yani apolitikleşme, siyasetten uzak kalma, gençlerin içinde siyasetin diline karşı bir apolitikleşmeydi. Yoksa buraya fikir üretme, düşünceler ortaya koyma noktasında hiç apolitikleşmemiş, bilakis çok politik bir gençlik vardı. Şimdi bu gençlik şunu gördü; 'benim hukukum, benim hakkım, yarın belki de seçme hakkım elimden alınacak. Bir yere doğru bu iş gidiyor dolayısıyla buna benim bir dur demem lazım'. Bu noktada da gençler artık sessizliğini bozmak durumunda kaldı. Bu herhangi bir siyasi partinin arkasına takılmak değildir."
"Bu mantıkla devam edilirse önümüzdeki seçimin sonucu da 52'ye 48'dir"
Bu düzende devam ederse... Bu düzenden kastım 'Cumhurbaşkanlığı odaklı tek adama benzeşerek seçime gidelim, oranın medyası var biz de medyamızı konsolide edelim. Oranın gazetecisi var bizim gazetecimiz de bizim istediğimiz gibi konuşsun' mantığıyla gidildiği sürece önümüzdeki seçimin sonucu 52'ye 48'dir. Şu anda 52'ye 48 bir düzenin içindeyiz. Bunu değiştirmek için yapmanız gereken çok basit bir şey var; 52'den 48'e doğru oy kaydırmak. Bunun mantığı belli, siz Türkiye'nin muhafazakar kesimine, Türkiye'nin merkez sağ kesimine, 'Ne olursa olsun X partiye oy vermem' diyen kesime bir şekilde hitap edebilmelisiniz ve o kesimden bu tarafa oy getirebilmelisiniz.
"Yarın bir şeyi yapmak için bugünden böyle bir şey yapılıyor"
Şimdi adalet, hukuk diyoruz, sıkıştırma mekanizması diyoruz ama şunu da hesap etmemiz lazım; 'sanki iktidar kanadı bütün bu işleri freni patlamış kamyon gibi yapıyor'. Ben buna asla katılmıyorum. Burada bir plan var, burada bir program var ve bu bilinçli yapılıyor. Yarın bir şeyi yapmak için bugünden böyle bir şey yapılıyor. Ama şunu hiç kimse sorgulamıyor; Türkiye'de biz bugün bir şeyler yaşıyoruz. Yaşadığımız şeyler bir şeyin sebebi değil, bir şeylerin sonucu. Yani Türkiye'de 23 yıldır AK Parti iktidarı var ama 23 yıldır da CHP ana muhalefet."