İzmir Barosu’nun Seçimli Olağan Genel Kurulu başladı. Genel Kurul'un açılış konuşmasını yapan mevcut baro başkanı Sefa Yılmaz, Türkiye'nin hukuk devleti ilkesinden uzaklaştığını belirterek "Bu haksız tutuklamalar, bu yanlış kararlar, bu yanlış uygulamalar son bulmalı. Hukuk devleti ilkesine geri dönülmelidir" dedi.
İzmir Barosu’nun Seçimli Olağan Genel Kurulu, Celal Atik Spor Salonu'nda başladı. Başlama saati 10.00 olarak ilan edilen genel kurul hazirun listesinde yeterli imzanın bulunamaması nedeniyle 6 saat geç toplandı.
"Cumhuriyet'in temel değerlerinin çok ciddi saldırılar altında olduğu bir süreci yaşıyoruz"
Genel Kurul için yeterli imzanın bulunmasının ardından başlayan toplantıda divan başkanlığına İzmir Barosu’nun 1996-2000 dönemi başkanı Çetin Turan seçildi. Başkanlık divanın oluşmasının ardından açılış konuşmasını yapan mevcut baro başkanı Sefa Yılmaz, "Cumhuriyetin yüzüncü yılını tamamlayıp yüz birinci yıla girdiğimiz bu günlerde ne yazık ki Cumhuriyet'in temel değerlerinin çok ciddi saldırılar altında olduğu bir süreci yaşıyoruz" dedi.
Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü:
"Temel değerlerden uzaklaşıldığı ve bu uzaklaşma sürecinin özellikle anayasa temelli olduğunu hepimiz biliyoruz. 1982 Anayasası darbe anayasası hepimiz biliyoruz. 177 maddeden ibaret. 117 maddesi 187 defa değiştirildi. Neredeyse tüm maddelere yakın. Bu değişikliklerin en büyüğü, en çoğu mevcut iktidar tarafından gerçekleşti. Bu yetmiyor, şimdi yeni bir gündemle yeni bir sivil anayasa tartışma içerisinde...
Bundan yaklaşık iki ay önce meclis başkanı sivil anayasa tartışmalarına 'evet, biz bir yeni sivil anayasa yapmalıyız ama bakın diyor 1921 anayasasına. Bize 1921 anayasasına işaret ediyor. Neden? Çünkü daha Cumhuriyet ilan edilmedi. 29 Ekim 1923'in öncesi. Özellikle birçok hükmünde Kurtuluş Savaşı'nın kazanılması açısından, milli mücadelenin kazanılması açısından birçok hükmü içermekte, hatta öyle hükümler var ki sonrasında 1924 Anayasasıyla değiştiriliyor. Neden 1921 Anayasası işaret edildi? İşte bugün, bu hafta, geçtiğimiz hafta dillendirilen konu bu. Anayasanın ilk dört maddesi. Bununla ilgili tartışmaların devam ettiği bir süreçte biz genel kurulumuzu yapıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti laik, demokratik, sosyal bir hukuk devletidir. Bu çerçeveden bakıp, bu çerçeveden değerlendirmek gerekir.
"SON 20 YILDA 500'DEN FAZLA AVUKAT KATLEDİLDİ"
Sadece laik, demokratik, sosyal, hukuk devletinin ilkeleri zedelenmiyor, örselenmiyor. Birçok alanda yurttaşlarımız ve özellikle avukatlar sözel, fiziksel ve ekonomik şiddete maruz bırakılıyor. Bakın geçtiğimiz hafta Adana'da yapılan genel kurulda konuşan bir meslektaşımız. Adana Barosu Genel Kurulu'nda söylediği sözler sebebiyle ne yazık ki tehdit edildi. Sosyal medyada linç edildi. Ve kendisine çok ciddi anlamda tehditler savruldu. Son 20 yılda 500'den fazla avukat katledildi. Düşünebiliyor musunuz? Hangi meslekte yaşanıyor bu? Sağlıkçılara karşı yapılan şiddetle ilgili Türk Ceza Kanunu'na yeni hükümler konuldu. Peki neden Avukatlık kanunda ya da Türk Ceza Kanunu'nda böyle düzenlemeler yapılmadı. Aslında var. Avukatlık Kanununda var. Ama uygulanmaz. Neden? Çünkü Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti değil. Her yerde söylüyoruz. Her alanda ifade ediyoruz. Bu kuralların uygulanmaması ya da a, b, c planlarının uygulanmasının tek sebebi ne yazık ki ülkemizin bugün hukuk devleti ilkesinden uzaklaşmış olmasıdır.
"HUKUK DEVLETİ İLKESİNE GERİ DÖNÜLMEDİ"
Bizim asıl görevimiz hukukun üstünlüğünün, insan haklarının, temel hak özgürlükleri, dayanışma içerisinde birlikte yan yana savunabilmektir. Çok farklı şeyler düşünebiliriz. Çok farklı siyasi anlayışlarımız olabilir. Farklı gruplara dahil olabiliriz. Ama bizim yapmamız gereken evet bugün siyasal iktidarın ısrarla savunma mesleğini, avukatları, baroları bölmek ve itibarsızlaştırmak çabalarına birlikte karşı durmaktır. Birlikte mücadelemizin yükseleceği günlerin ben yakın olduğunu düşünüyorum. Farklı argümanlar kullanabilirsiniz. Farklı cümleler kurabiliriz ama bizim için önemli olan yarınlardır. Biz yarınların temelini bugünden atmaz isek ne yazık ki çok daha farklı sonuçları yaşamak zorunda kalırız. İşte bu sebeple diyoruz; bu haksız tutuklamalar, bu yanlış kararlar, bu yanlış uygulamalar son bulmalı. Hukuk devleti ilkesine geri dönülmelidir."
BAŞKANLIK İÇİN 4 İSİM YARIŞACAK
13 bin 552 üyesi bulunan İzmir Barosu seçimlerinde 4 aday bulunuyor. Çağdaş Avukatlar Grubu'nun adayı mevcut başkan Sefa Yılmaz, Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu’nun adayı Sercan Altunordu, İzmir Avukat Hareketi’nden Banu Aşkın İnce ve Mücadeleci Avukatlar Grubu’ndan Tacettin Çolak başkanlık için yarışacak.
İzmir Barosu Olağan Genel Kurulu'nda başkan ve yönetim kurulu seçimi yarın yapılacak.