Doğrudan 7 milyondan fazla çalışanı, dolaylı olarak ise tüm toplumu ilgilendiren 2025 yılı asgari ücretine ilişkin süreç başladı. İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinin katılımıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda saat 16.00’da düzenlenen toplantıya, işçi tarafını Türk-İş, işveren tarafını ise TİSK temsil etti. Türk-İş heyetinde bu yıl işçileri temsilen 4 kişi yer aldı.

Toplantının açılışında bir konuşma yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, 1 Ocak 2025’ten itibaren geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere çalışmalara başladıklarını belirtti.

“ADİL BİR ASGARİ ÜCRET BELİRLENMESİNİ HEDEFLİYORUZ”

Komisyonun belirleyeceği ücretin tüm çalışma hayatı ve ülke için hayırlı olmasını dileyen Bakan Işıkhan, “Asgari ücret, çalışanlara ödenecek en düşük ücreti ifade etmektedir. Bu süreçte işçi ve işveren temsilcilerinin görüşlerini alıyor; ekonomik göstergeleri detaylı bir şekilde değerlendiriyoruz. Enflasyon oranı, satın alma gücü, istihdam ve ekonomik büyüme gibi unsurları göz önünde bulundurarak her iki tarafı da memnun edecek bir asgari ücret belirlemeyi ümit ediyoruz” dedi.

“BU TOPLANTILAR EMEĞİN VE SERAYENİN GÜÇ BİRLİĞİ YAPTIĞI BİR PLATFORMDUR”

Türkiye’nin üretim ve ihracat odaklı büyümesinde emeğin ve sermayenin önemli rol oynadığını ifade eden Işıkhan, “Bu başarı, işçilerimizin emeği ve işverenlerimizin girişimci ruhuyla elde edilmiştir. Üretim çarklarını birlikte döndürerek bugünlere ulaştık. Bu nedenle, bu toplantılar sadece bir ücret belirleme meselesi değil, emeğin ve sermayenin uyum içinde çalıştığı bir dengeyi kurma çabasıdır” şeklinde konuştu.

“TÜRKİYE'NİN KALKINMA HEDEFLERİ ANCAK İŞÇİ VE İŞVERENİN EL ELE VERMESİYLE GERÇEKLEŞİR”

İşçi ve işverenin çıkarlarını karşı karşıya getiren anlayışı reddettiklerini belirten Işıkhan, “Amacımız, emeğin değer gördüğü, alın teri ile sermayenin birbirini tamamladığı bir düzen kurmaktır. Türkiye’nin kalkınma hedefleri ancak işçi ve işverenin el ele vermesiyle gerçekleşebilir” dedi.

YERLİ VE MİLLİ BİR ÇALIŞMA YAŞAMI MODELİ

Bakan Işıkhan, çalışma hayatında yerli ve milli bir model geliştirme hedefiyle hareket ettiklerini belirterek, “Dayanışma içinde büyümeyi sağlayacak, kendi kültürel değerlerimizden güç alan bir çalışma modeli oluşturma çabası içindeyiz” ifadelerini kullandı.

“ÇALIŞANLAR ÜRETİM SÜRECİNİN DİNAMOSUDUR”

Devletin görevinin yalnızca düzenleyici bir rol üstlenmek değil, çalışanların haklarını ve refahını korumak olduğunu vurgulayan Işıkhan, “İşçileri yalnızca maliyet unsuru olarak görmek büyük bir yanılgıdır. Çalışanlar, üretim sürecinin bir parçası değil, o sürecin öznesi ve sahibidir” dedi.

“EMEĞE SAYGI VE ADALET TEMEL PRENSİBİMİZDİR”

İşverenlerin temel sorumluluğunun emeğin karşılığını adil bir şekilde vermek olduğunu belirten Işıkhan, “Bizler, ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ ilkesini kararlarımızın temel dayanağı olarak kabul etmiş bir milletiz. Bu ilke, çalışanın hakkını zamanında ve adil bir şekilde teslim etmeyi gerektirir” diye konuştu.

Bakan Işıkhan, Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalarının sonunda belirlenecek 2025 yılı asgari ücretin tüm Türkiye için hayırlı olmasını temenni etti.

Kaynak: iha