Basın açıklamasında konuşan Hüseyin Kurt, kamu kaynaklarının ve işletmelerinin satışıyla ilgili sert eleştirilerde bulunarak, şunları söyledi:
"Ülkemizin ortak zenginlikleri, adeta yok pahasına yabancı tekellere ve yerli ortaklarına devredildi. Adaletsiz bir düzen olan 'altta kalanın canı çıksın' modeli uygulandı. Özal döneminden itibaren iktidarlar, bu politikaları ufak değişikliklerle sürdürdüler. AKP hükümetleri ise özelleştirmenin zirvesine ulaştı. Şu anki iktidarın geçmişte yaptıkları, gelecekte de yapacaklarının göstergesidir. Demokratik yollarla bu iktidarı değiştirmek boynumuzun borcudur. Yeni kurulacak halk hükümetine önerimiz, Cumhuriyet değerlerine uygun olarak kamucu ve planlı karma ekonomik sisteme geçiş yapılmasıdır."
EKONOMİK SIKINTILAR VURGULANDI
Hüseyin Kurt, emeklilerin yaşadığı ekonomik zorlukları vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
"Biz emeklilere 'kemerlerinizi sıkın' diyen bir bütçe taslağıyla karşı karşıyayız. Büyük holdinglere ve zenginlere rant ve faiz garantisi sağlanırken, bizlere açlık ve sefalet dayatılıyor. Yaz aylarında bile temel gıda ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanırken, kış mevsiminde artan elektrik, doğalgaz ve kömür masraflarıyla baş edemiyoruz. Sağlıklı beslenemiyoruz, yeterince ısınamıyoruz ve artık barınamaz hale geldik. Sağlık hizmetlerine erişimimiz sınırlı, sağlığımız tehlike altında. Sesimizi duyurmak için bu yaşta yollara düşmek zorunda bırakıldık. Yürüyüşümüzü 30 Kasım 2024’te Tandoğan Meydanı’na taşıyacağız."
"SENDİKAL HAKLARIMIZI İSTİYORUZ"
Emekliler, ANKA Haber Ajansı’na açıklamalarda bulunarak sendikal haklarını talep ettiklerini dile getirdi. Emeklilerin sık sık sendika kapatma baskısıyla karşılaştığını belirten bir sendika üyesi, şu ifadeleri kullandı:
"Sendikamız sürekli kapatılıyor, biz de yeniden kuruyoruz. İntibak yasasını ve statü yasasını istiyoruz. Emeklilerin rahat bir nefes alması gerekiyor. Ekonomik sıkıntılar nedeniyle hepimiz huzursuzuz. Uykularımız kaçıyor, çünkü yaşam koşullarımız dayanılmaz hale geldi. İktidara ve saraya sesimizi duyurmak için yürüdük."
"AYAKTA KALMAYA ÇALIŞIYORUZ"
Bir diğer emekli ise yaşanan sorunları şöyle sıraladı:
"Emekliler kira ödeyemiyor, sağlık hizmetlerine ulaşamıyor, yeterince beslenemiyor. Tatil yapmak zaten hayal oldu, sosyal hayatımız yok. Maaşlarımızdan kesilen vergilerle sadece ayakta kalmaya çalışıyoruz. Avrupa’daki emeklilerle kıyasladığımızda, 300 dolar maaş mı daha iyi, yoksa 2000 dolar mı? Bu kıyas bile durumumuzu özetliyor."
