Papalık makamının boş olduğu ‘sede vacante’ döneminde Vatikan'ın idari işlerini, Camerlengo Kardinal Kevin Farrell yürütecek. En kıdemli kardinal, Giovanni Battista Re ise dünya çapındaki tüm kardinalleri Roma'ya çağıracak.
Yeni Papa’yı seçecek ‘Konklav’ isimli Kardinaller Meclisi’nin ne zaman toplanacağının ise ilerleyen günlerde açıklanması bekleniyor. Yeni bir papa seçimi süreci, "sede vacante" dönemine girildikten sonra genellikle 15 ila 20 gün içinde başlıyor.
Kardinaller, yeni Papa seçim sürecinde Casa Santa Marta'da konaklayacak
Konklav, Latince "anahtarla kilitlenmiş" anlamına geliyor ve seçimi yapan kardinaller, Sistine Şapeli'ne kilitlenerek oylama yapıyor. 80 yaşının altındaki kardinallerin oy kullanma hakkı bulunuyor bu da 130’un üzerinde kardinalin konklavda oy kullanacağı anlamına geliyor.
Konklav sırasında kardinaller Casa Santa Marta'da konaklıyor, dış dünyadan tamamen izole ediliyor. Seçim sürecinde iletişim engelleniyor, seçim için "extra omnes" adı verilen bir anons ile kardinaller Sistine Şapeli’ne geçiyor. Son 100 yılın en kısa konklavı sadece üç oylama ile uzlaşıya varılan 1939'da Papa XII. Pius’un seçimi olmuştu.
Papa seçimi için kardinallerin üçte ikisinin oyu gerekiyor. İlk 34 oylama sonucu belirleyemezse, son turda en fazla oyu alan iki aday arasında oylama yapılıyor. Papalık için teknik olarak herhangi bir şart bulunmuyor, ancak geleneksel olarak seçici kardinaller arasından biri seçiliyor.
Siyah duman-beyaz duman ritüeli...
Papa seçiminde sonuçların kamuoyuna duyurulması için geleneksel bir yöntem olan siyah duman-beyaz duman ritüeli kullanılıyor. Halk, Vatikan'daki Sistine Şapeli'nin çatısındaki bacadan çıkan dumanın renginden yeni papa seçilip seçilmediğini öğreniyor.
Siyah duman, çoğunluk sağlanamadığını, beyaz duman ise yeni papanın seçildiğini gösteriyor. Beyaz duman çıktığında, seçilen papa “Habemus Papam” (Bir Papamız Var) anonsuyla halka duyuruluyor. Yeni papa, San Pietro Bazilikası’ndan halka seslenirken ilk “Urbi et Orbi” (Şehre ve dünyaya) konuşmasını yapıyor.