Şehitkamil Belediye Başkan Yardımcısı Arkın Bereketoğlu, "Yasa, hayvansever dostlarıyla birlikte çıkmalıydı, hayvanseverler dinlenmeliydi. Hayvanseverler dinlenmediği için bu sorunlar meydana geliyor." dedi. Bereketoğlu, veteriner hekim olarak bu yasanın doğru olmadığını belirtti.
Şehitkamil Belediyesi, TBMM gündeminde bulunan Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ne karşı Kavaklık Parkı’nda düzenlenen eyleme destek verdi. Canlar İçin Derneği’nin öncülüğünde gerçekleşen eyleme Belediye Başkan Yardımcısı Arkın Bereketoğlu, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Belediye Başkanı Arkın Bereketoğlu, veteriner hekim olarak hayvanseverlerin sorunlarını yakından bildiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
“Hayvanseverlerin sorunlarını en iyi bilen, en iyi yaşayan ve birlikte çözüm üreteceğimiz bir noktadayız. Depremde, enkaz altında kalan canları nasıl kurtardıysa, biz de sokakta yaşayan canlarımızı öldürtmeyeceğiz, kanlı bir zulme izin vermeyeceğiz. Öncelikle kısırlaştıracağız, aşılatacağız, yaşatacağız. Belediyeler olarak hayvan barınaklarının kötü durumda olduklarını gözlemledik. Aslında barınaklar olmamalı. Hayvanlar, doğal yaşam alanlarında yaşamalı. Barınak yerine klinik, hastane veya rehabilitasyon merkezi oluşturulmalı. Buralarda hasta, sakat kalan, kaza geçiren canlarımızı tedavi etmeliyiz ve tekrar yaşam alanlarına göndermeliyiz."
DERNEK TEMSİLCİLERİYLE BELEDİYE'DE BİR ARAYA GELECEĞİZ
Belediyeler olarak, bu yasa çıksın ya da çıkmasın, zaten bir çalışma içerisindeyiz ve hayvansever dostlarımızla beraberiz. Seyyar bir klinik açıp kısırlaştırmayı başlatacağız. Hayvanlarımıza yem desteği vermeye devam ediyoruz. En kısa zamanda dernek temsilcileriyle belediyede bir araya geleceğiz. Bu konuyla ilgili olarak ne yapacaksak, birlikte yapacağız. Yasa, hayvansever dostlarıyla birlikte çıkmalıydı, hayvanseverler dinlenmeliydi. Hayvanseverler dinlenmediği için bu sorunlar meydana geliyor.”
Canlar İçin Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Burcu Başkahraman, yasa tasarısına yönelik, “Pazartesi günü yürürlüğe girmesi beklenen yeni sokak hayvanları yasasını şiddetle kınıyoruz. Bu yasa, sokak hayvanlarının haklarını ciddi şekilde ihlal etmekte ve onların yaşam alanlarını yok etmektedir. Hayvan hakları savunucuları olarak, bu yasa sokakta yaşayan tüm hayvanlar için bir ölüm fermanıdır” dedi.
Başkahraman, sokak hayvanlarının toplumun sorumluluğunda olduğunu ve onların korunması, beslenmesi ve barındırılmasının temel görevler arasında yer aldığını belirtti. Ancak yeni yasa ile sokak hayvanlarının toplatılmasının, onları korumasız bırakacağını ve insani olmayan koşullarda barındırılmalarına yol açacağını ifade etti.
YASA, SORUNU ÇÖZMEKTEN UZAK
Burcu Başkahraman, “Yeni yasa ile sokak hayvanlarının popülasyon sorunu çözülmeyecek ve sadece bir yanılgı yaratacaktır. Bundan sonrası ise çok daha korkunç sorunlar yaratacaktır. Bilim insanları bu yasanın var olan sorunu çözmeyeceğini söylüyor” diye konuştu.
Hayvan hakları savunucuları, Belediye barınaklarının mevcut standartlarının yeterli olmadığını ve barınaklarda hayvanların kötü şartlarda yaşadığını kaydetti. Başkahraman, “Barınaklar hiçbir zaman hayal edilen standartlara ulaşmadı. Barınaklar hep kan koktu. Barınağa giren hayvan hiç çıkamadı. Yüzlercesi üst üste küçücük demir alanların arkasına atıldı, aç bırakıldı, yetmedi öldürüldü” diyerek mevcut durumu eleştirdi.
Başkahraman, yıllardır gönüllü çalışarak barınaklardaki popülasyon sorununu çözme taleplerinin kabul edilmediğine işret ederek, “Bırakın gönüllü çalışmayı ziyarete bile kabul edilmedik. Bizler, bu yasanın hayvan haklarını yok ettiğini ve toplumda vicdani bir infiale yol açacağını düşünüyoruz. Sokak hayvanlarının korunması ve onların yaşam alanlarının güvence altına alınması için daha ileri adımlar atılması gerektiğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
HAKLARIN KORUNMASI İÇİN MÜCADELEYE DEVAM
Son olarak, hükümeti ve ilgili makamları, bu yasanın gözden geçirilmesi ve hayvanların haklarına saygı gösterilmesi yönünde adım atmaya çağıran Burcu Başkahraman, sokak hayvanlarının da yaşama hakkı olduğunu ve bu hakların korunması için mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.
