19 Mart tarihinde İBB’ye yönelik başlatılan operasyon sonrasında ülke genelinde milyonlarca vatandaş sokağa çıkmıştı. Başta üniversite öğrencileri olmak üzere gençlerin eylemlere yoğun katılım gösterdiği belirtilmişti. Eylemler ve ardından düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan gençlerden 301’i hakkında tutuklama kararı verilirken, bugüne kadar yalnızca 7 kişi tahliye edildi. Halen 294 gencin tutuklu olduğu öğrenilirken, kamuoyunda serbest bırakılmaları yönünde çağrılar artarak devam ediyor.
Milli Eğitim Bakanı Tekin, AK Parti’nin TBMM Grup Toplantısı öncesinde gazetecilerin konuyla ilgili sorularını yanıtladı. "Okuduğu kadarıyla" yaklaşık 800 öğrencinin gözaltına alındığını aktaran Tekin, "CHP kendi açıklamalarında, verdiği rakamlarda protestolara katılan öğrenci sayısıyla gözaltına alınan öğrenci sayısı arasında bu dediklerinizin doğru olabilmesi için eyleme katılan, protestolara katılan herkesin gözaltına alınmış olması lazım. Öyle değil" ifadelerini kullandı.
"GÖZALTINA ALINANLAR PROTESTOYU TERÖRİZE EDENLER"
"Güvenlik görevlilerimize karşı; baltalarla ya da benzeri hukuki hiçbir şekilde, demokratik hiçbir şekilde izah edemeyeceğimiz protesto hakkı açısından hiçbir şekilde izah edemeyeceğimiz şeylerle gösterilere katılan kişiler yani bu gösterileri, bu protestoları terörize eden kişiler, protestolara katılan diğer kişilerin de bu anlamdaki demokratik haklarını terörize eden kişiler gözaltına alınıyor" diyerek gözaltı uygulamalarına yönelik eleştirilere yanıt verdi.
"SUÇLARI YOKSA CEZA ALMAZLAR"
Tekin açıklamasını şu sözlerle sürdürdü:
"Ben böyle bakıyorum mevzuya. Şu şekilde sunmak çok yanlıştır. 'Protestoya katılan, protesto eden herkes gözaltına alındı.' Böyle bir şey yok. Protestolara katılıp demokratik hakkını kullanırken, anti demokratik, gayri hukuki şekilde davranan kişiler hukuk devletinin normal olağan işleyişi içerisinde gözaltına alınacaklar ve hukuk sistemi bunlarla ilgili olarak eğer bir suçları yoksa herhangi bir ceza vermeyecek. Ama demokratik bir hakkını kullanırken başka birisinin temel hak ve hürriyetini, yaşam hakkını elinden alacak şekilde davranan kişiler varsa da onlar hukuk devletimiz sınırlar içerisinde mutlaka hukuki müeyyidelere karşı karşıya kalması gerekir."
