Türkiye’de kadın istihdam oranlarının dünya ve Avrupa ortalamalarının altında kalmasının nedenlerini değerlendiren Prof. Dr. Gamze Yücesan Özdemir, bu durumun “bugünün en ciddi sorunu” olduğunu belirtti. Özdemir, kadın istihdam oranlarının düşük olmasını üç temel nedene dayandırdı:
Ekonominin istihdam yaratmaması: Üretken bir ekonomi olmaması nedeniyle istihdam daralıyor ve bu durum kadınları daha çok etkiliyor.
Devletin yeniden üretim sorumluluğunun olmaması: Çocuk ve yaşlı bakımı gibi yükler kadınların omuzlarında, bu da kadınların eve hapsolmasına yol açıyor.
Sosyal ve kültürel gericileşme: Toplumun gericileşmesi kadınların çalışma hayatından dışlanmasını hızlandırıyor.
TÜRKİYE'DE KADIN İSTİHDAMINA DAİR VERİLER
Kadın istihdam oranı: %34
Kadın işsizliği: %13,7 (OECD ortalaması %6)
Kayıt dışı çalışma oranı: %30,8
Hanesinde 3 yaş altı çocuk olan kadınların istihdam oranı: %28
"DEVLET KADINLARI DESTEKLEMELİ"
Kadın istihdam oranlarının artırılması için kamunun temel sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini vurgulayan Özdemir, şu önerilerde bulundu:
Kadınlara güvenceli, sigortalı, insana yaraşır ücretlerle iş sağlanmalı. Kreş, bakım evleri gibi merkezler açılarak kadınların bu hizmetlerden ücretsiz yararlanması sağlanmalı. Ev içi sorumlulukları paylaşan kamu politikaları geliştirilmeli.
"GERİCİ-NEOLİBERAL EMEK REJİMİ KADINLARI KUŞATIYOR"
2025 yılının “Aile Yılı” ilan edilmesini değerlendiren Özdemir, AKP’nin gerici-neoliberal emek rejimi inşa ettiğini ifade ederek, kadınların bu rejimde hem emek piyasasında esnek ve güvencesiz koşullarla çalıştığını hem de ev içi iş yükleriyle sindirildiğini söyledi. Özdemir, "Kadınlar hem para kazanıyor, hem ev işleri yapıyor, hem çocuk bakıyor, hem de dinsel kodlarla şekillendirilmiş ‘makbul kadınlar’ olmaları bekleniyor" dedi.