Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması kapsamında yürütülen bu çalışma, Avrupa Birliği ülkeleriyle eş zamanlı olarak gerçekleştirildi. Araştırmada, hanehalklarının evde bakım hizmetlerine erişimi, çocuk bakım hizmetleri, ayrımcılık algısı ve toplu taşıma kullanımı gibi konular ele alındı.
BİRÇOK KONUDA ÖNEMLİ BİLGİLER ELDE EDİLDİ
Evde bakım hizmetine erişimde yaşanan sıkıntılar, toplu taşıma harcamalarının bazı haneler için ağır yük oluşturması ve kamu hizmetlerinde ayrımcılık algısının dikkat çekici seviyelerde olması, hizmetlere erişimle ilgili önemli bulgular arasında yer aldı. Uzun süreli fiziksel veya zihinsel hastalık, sakatlık ya da yaşlılık nedeniyle hanelerin yüzde 7,8’i evde bakım hizmetine ihtiyaç duyduğunu belirtti. Ancak bu ihtiyacı olanların yalnızca yüzde 9,6’sı devlet veya özel kuruluşlardan profesyonel bakım hizmeti alabildi. Geri kalan yüzde 90,4’lük kesim, herhangi bir sağlık ve bakım hizmeti alamadığını ifade etti.
Zorunlu eğitim saatleri dışında 0-12 yaş arası çocuklar için profesyonel bakım hizmetine ihtiyaç duyanların oranı yüzde 1,5 olarak belirlenirken, bu çocukların yüzde 74,7’si maddi yetersizlik, yüzde 21,4’ü hizmetin koşullarıyla uyumsuzluk ve yüzde 3,9’u diğer nedenlerden dolayı bakım hizmetine ulaşamadı.
TOPLU TAŞIMA HARCAMALARI ZORLUYOR
Son bir yıl içinde hanelerin yüzde 5,3’ü, toplu taşıma harcamalarının kendileri için ağır bir yük oluşturduğunu belirtti. Yüzde 46,7’si bu harcamaların kendileri için bir miktar yük getirdiğini, yüzde 33,6’sı ise herhangi bir maddi zorluk oluşturmadığını ifade etti. Yüzde 14,4’lük kesim ise hiç toplu taşıma harcaması yapmadığını belirtti.
AYRIMCILIK ALGISI DİKKAT ÇEKİYOR
Son bir yıl içinde 15 yaş ve üzeri bireylerin yüzde 2,4’ü, kamu kurumları veya kamu hizmetlerinden yararlanırken ayrımcılığa uğradığını düşündüğünü ifade etti. Son beş yıl içinde konut kiralama veya satın alma sürecinde ayrımcılık yaşadığını hissedenlerin oranı yüzde 1,1 olarak kaydedildi.
Eğitim kurumlarıyla iletişim sırasında ayrımcılığa uğradığını düşünen ebeveynlerin oranı yüzde 0,8, kamusal alanlar ve eğlence/spor tesislerinde ayrımcılığa maruz kaldığını belirtenlerin oranı ise yüzde 0,6 olarak tespit edildi.
Bu veriler, bireylerin ve hanelerin temel hizmetlere erişimde karşılaştıkları ekonomik ve sosyal engelleri gözler önüne sererken, özellikle evde bakım hizmetleri ve toplu taşıma harcamalarının önemli sorun alanları arasında yer aldığını ortaya koydu.