CHP’nin 81 il başkanları bugün Muğla’da düzenlenen toplantıda bir araya geldi. Toplantıya CHP Genel Başkanı Özgür Özel de katıldı.
“CHP ARTIK SAHİLLERİN, KIYILARIN DEĞİL; YEDİ BÖLGENİN, 81 İLİN BİRİNCİ PARTİSİDİR”
"Önümüzdeki dönemlerde farklı coğrafyalarda, farklı illerde, yedi bölgede bu toplantılarımızı gerçekleştireceğiz ve Türkiye’ye yedi bölgeden sesimizi duyuracağız." diyen Özgür Özel, "CHP, yedi bölgede il belediye başkanı olan tek parti. CHP, artık sahillerin, kıyıların değil; yedi bölgenin, 81 ilin, 973 ilçenin birinci partisidir. Şu anda 413 belediyemizle Türkiye’ye hizmet ediyoruz.” şeklinde konuştu.
"EN DOĞRU ADAYI BELİRLERİZ VE TÜRKİYE'Yİ İÇİNDE BULUNDUĞU SIKINTILARDAN BİZ KURTARIRIZ”
Kasım 2025 için Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yaptığı erken seçim çağrısına değinen Özel, “O konuda hiçbir şey duymuyoruz. Sürekli beş yıllık seçimsiz bir dönem söylemleri duyuyoruz ki zaten bir buçuk yılı geçti. Diyecekse üç buçuk yıllık demesi lazım. Ve o konuda hep şu beklentiyi görüyoruz: ‘CHP aday tartışmalarına girsin.’ Örneğin Sayın Erdoğan, seneye kasımda erken seçime ‘varım’ demiyorsa ondan sonra bir daha erken seçim yapamayacak demektir. Ve YSK'nın kararına göre bile bu ikinci dönemi ve eğer bu dönemde 360 kişi oy vermeyecekse seçim öne alınamayacak ve aday olamayacak demektir. O zaman madem ki erken seçimden kaçıyor, bir adaya ihtiyacı var demektir. Biz Ekrem Başkanımız ile Mansur Başkanımız ile övünç duyuyoruz. Ama ikisinin de ortak ifadesi şu: ‘Bu bir tuzak. Bizi erkenden bir aday tartışmasına çekmek. Türkiye'nin gündemini örtmek ve kendi içlerindeki çatlakları, çaresizlikleri gizlemek istiyorlar. Bizim bir aday sorunumuz yok.’ Günü gelince, sadece Genel Başkan, parti meclisi, milletvekili grubu değil; bütün üyelerimizle, belki onu da aşan bir şekilde oturur adayın kim olacağına hep birlikte karar veririz, en doğru adayı belirleriz ve Türkiye'yi içinde bulunduğu sıkıntılardan biz kurtarırız. Bu konuda biz kendimize de birbirimize de güveniyoruz." açıklamasında bulundu.
Özel ayrıca, "Peki, AK Parti'nin adayı kim?" diye sorarak, "Adayımız ‘Tayyip Erdoğan’ diyorlarsa son tarih Kasım 2025. Erken seçimden kaçıyorlarsa o zaman bir isim söylesinler de duyalım bakalım." dedi.
"DÜRÜST, ŞEFFAF, NAMUSLU BELEDİYECİLİK CHP’NİN İŞİDİR”
Özel, "Bugün için CHP’nin utanacağı hiçbir yöneticisinin izah edilmemiş hiçbir atamanın olmadığını büyük bir memnuniyetl göğsüm kabara kabara, kameraların içine baka baka, iktidar medyasına netlikle söylüyorum: CHP’nin ‘Böyle olmak zorunda değil’ dediği bir süreci bütün Türkiye’ye gösterdik. Nepotizm, akraba kayırmacılığı, yandaş kayırmacılığı AKP’nin işidir. Dürüst, şeffaf, namuslu belediyecilik CHP’nin işidir.” dedi.
"BEN ANKETLERDEKİ DURUMUNU TOPARLAYACAK SANIYORDUM, MEĞER HEPİMİZDEN PARA TOPARLAYACAKMIŞ”
Gündemdeki Savunma Sanayii ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ne ilişkin konuşan Özel, "1 Ekim’de, Erdoğan çıktı, Meclis kürsüsünde dedi ki ‘İsrail’in bir sonraki hedefi biziz.’ Herkes şunu bilsin: Böyle bir tehlike yok. Ben düşünüyordum ki Türkiye'nin gerçek sorunlarının önüne geçip güvenlik kaygısına gündemi çekmek istiyor. Ben anketlerdeki durumunu toparlayacak sanıyordum, meğer hepimizden para toparlayacakmış." şeklinde konuştu.
"BAHÇELİ İLE ERDOĞAN'IN YARATTIKLARI CEZASIZLIK KÜLTÜRÜNÜN SONUCU”
Özel, "Tayyip Bey, seçimden önce verdiği hiçbir sözü tutmuyor. Bir kişiye verdiği sözü tutuyor. HÜDA PAR’ın Genel Başkanına. Ona söz verdi diye, İstanbul Sözleşmesi’nden çıktılar. Devletin desteğini milletin arkasından çektiler. O yüzden cezasızlık kültürü var. Şimdi çıkmış diyorlar ki ‘Cezasızlık kültürünün egemen olmasına izin veremeyiz.’ Bu cezasızlık kültürünü kim çıkardı? Bu varsa bu kültürün iki müsebbibi var. Bunlardan birisi savcı gibi talep eden Sayın Bahçeli. Her türden kriminal tipi görüyor, af talep ediyor. İkincisi de Bahçeli'nin talebini uygun görüp talimatı veren Erdoğan. Bugün cezasızlık kültürünün faili Bahçeli ile Erdoğan'dır." dedi.
"ONLARIN TAHAMMÜL ETTİĞİ RADYOYA BUGÜN ERDOĞAN TAHAMMÜL EDEMİYOR”
Özel, "Darbelerden çıkmış bir Türkiye'de insanların 1990’larda sesini duyurduğu, Demirel’in, Ecevit’in, Erbakan'ın tahammül ettiği, geçmişte Abdullah Gül’ün tahammül ettiği radyoya bugün Recep Tayyip Erdoğan tahammül edemiyor. Bu kadar basittir. Açık Radyo’nun yanındayız. Ama gençler görsün ki AK Parti'ye oy veren, vemreyi düşünen gençler görsün ki bu ülkeyi yönetenler her görüşe değer vermeyip bazı görüşlerden korkuyorlar." dedi.